YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/6304
KARAR NO : 2021/5302
KARAR TARİHİ : 22.06.2021
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 24/12/2019 tarih ve 2019/24 E. – 2019/357 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nce verilen 14/05/2020 tarih ve 2020/428 E. – 2020/493 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının şirket ortağı ve yönetim kurulu başkan yardımcısı olduğu Boral Döviz ve Altın Ticaret AŞ’nin şirket ortaklarının davacı tarafından olağanüstü genel kurula davet edildiğini, genel kurula tüm pay sahiplerinin bizzat ya da temsilcileri aracılığıyla katıldığını, 11/01/2019 tarihinde yapılan genel kurulda şirket yönetim kurulu başkanını temsilen katılan Av….’ın Genel Kurul toplantı tutanağını imzalamaktan imtina ettiğini, yine davacının talebi üzerine Edirne Ticaret İl Müdürlüğü’nün genel kurula bakanlık temsilcisinin geleceğini beyan etmesine rağmen bakanlık temsilcisinin gönderilmediğini, genel kurul toplantısının tescili için davacının yapmış olduğu başvurunun 14/01/2019 tarihinde haksız olarak reddedildiğini belirterek, şirket esas sözleşmesinde değişiklik yapılmadığından bakanlık temsilcisinin bulunmasının zorunlu olmadığını, ortakların genel kurul toplantı tutanağı imzalamamasının tutanağı geçersiz kılmayacağını, çağrısız yapılan genel kurula tüm pay sahiplerinin katılması sebebiyle usulüne uygun olduğunu belirterek genel kurul tescil taleplerinin reddine ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 11/01/2019 tarihinde yapılan genel kurul toplantısının usulüne uygun olarak yapılmaması nedeniyle davacının talebinin reddedildiğini, davacının davalıya yaptığı itiraz üzerine de davalının toplantıya bakanlık temsilcisinin katılmaması, toplantıya çağrı ilanının yapılmaması, toplantı hazirun cetvelinde tüm ortakların imzalarının bulunmaması nedeniyle talebin reddedildiğini, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün işleminin yasaya uygun olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamaya göre, şirketin tüm ortaklarına yapılmış uygun bir çağrının bulunmadığı, toplantı tutanağında tüm ortakların imzasının bulunmadığı, bakanlık temsilcisinin de toplantıya katılmadığı, bu nedenle 11.01.2019 tarihinde yapılan genel kurulun yok hükmünde olduğu, davalı kurumun tescil talebinin reddi kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince yapılan yargılamaya göre, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22/06/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.