Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2020/5866 E. 2021/5378 K. 24.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/5866
KARAR NO : 2021/5378
KARAR TARİHİ : 24.06.2021

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ11. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Denizli Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 06/06/2018 tarih ve 2014/997 E. – 2018/863 K. sayılı kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce verilen 30.12.2019 tarih ve 2019/423 E. – 2019/2462 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 31.03.2013 keşide tarihli 400.000,00 TL bedelli çekin düzenlenerek müvekkili tarafından lehdar …’a verildiğini, söz konusu çekin sırasıyla … ve … tarafından ciro edilerek vadesinde bankaya ibraz edildiği ve sonrasında … tarafından icra takibine konulduğunu, icra takibine karşı … tarafından imzaya ve borca itiraz olunarak 11.10.2013 tarihinde dava açıldığını, takip alacaklısı …’in borcun sebebi olarak 08.02.2012 tarihli sözleşmeye dayandığını,ancak müvekkilinin keşide ettiği çekin, bu sözleşmede Raket Ltd. Şti’nin hisselerinin devrine karşılık verilmiş gibi gösterildiğini, bilerek müvekkilinin zararına hareket edilmek suretiyle, çek bedelinin tahsil edilmeye çalışıldığını, ayrıca …’ın Raket Ltd. Şti adına ve hesabına keşide ettiği 30.03.2013 tarihli çekin müvekkilinin uhdesinde olduğunu, davalıların tamamının, müvekkilinin uhdesinde olan çek sebebiyle borçlu olan limited şirketini eski ve yeni ortakları olduğunu, 08.02.2012 tarihli sözleşmeyle kendisine seçimlik haklar tanınan …’in seçimlik hak olarak gayrimenkulü devraldığını, oysa çek bedelinin istenebilmesinin teminat olarak devredilen bu gayrimenkulün iadesine bağlı olduğunu, 08.02.2012 tarihli sözleşmenin TTK’nın 520. maddesi uyarınca geçersiz olduğunu, alacaklının dayandığı sözleşmedeki koşulların BK’nın 176. maddesi gereği bedelsiz senedi bilerek tahsile koyan ve müvekkili zararına hareket ederek bedelini ele geçirmeye çalışan davalı açısından da yasak koşul niteliğinde ve hükümsüz olduğunu ileri sürerek, Denizli 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/6158 sayılı icra
takibine konu edilen 400.000,00 TL bedelli çek dolayısıyla müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile takip alacaklısı davalının takip konusu alacağının %30’undan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …..Ltd Şti vekili, dava konusu çekte takip alacaklısının … Dış Ticaret Ltd. Şti olduğundan davacı tarafa davalının açıklattırılması yönünde karar verilmesi gerektiğini, şayet davalı … ise müvekkilinin çekte taraf sıfatı olmadığını savunarak, davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığı ve diğer davalı … Dış Ticaret Ltd. Şti’ye herhangi bir borcunun olmadığına dair Denizli 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/862 Esas sayılı dosyasına itiraz ettiğini ve dosyanın halen derdest olduğunu, bu nedenle davacı tarafça müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, Denizli 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/862 Esas sayılı dosya sonucunun beklenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir
İlk derece mahkemesi, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı … Dış Ticaret Ltd. Şti’nin ticari defterleri usulüne uygun tutulmuş olup, sahibi lehine delil vasfını taşıdığı,defter kayıtlarında bulunan dava konusu çekin, hisse devrine ilişkin olarak alındığı, hisse devri sözleşmesinin geçerli olduğu, aksi kabul edilse bile bunun davacı keşideciye çekin geçersizliğini ileri sürme veya iadesini talep hakkı vermeyeceği, çekin … Dış Ticaret Ltd. Şti’ye devrinin, takas def’ini bertaraf etmek için yapıldığı iddiasının yerinde olmadığı, zira davacının çek nedeniyle borçlandığı davalı … ile uhdesindeki çek nedeniyle alacaklı olduğu Raket Organizasyon Ltd. Şti’nin hukuken ayrı kişiler olduğu, davalı … Dış Ticaret Ltd. Şti’nin seçimlik hakkını çek bedelinin tahsili yönünde kullanmakla birlikte henüz tahsilat gerçekleşmediği için gayrimenkulü iade borcunun muaccel hale gelmediği, bu durumda … Dış Ticaret Ldt. Şti lehine sebepsiz zenginleşmeden bahsedilemeyeceği, aksi kabul edilse bile davacının çek bedelini ödeme yükümlülüğünün sona ermeyeceği, dolayısıyla davacının çekin bedelsiz kaldığından dolayı kendisine iadesine yönelik taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, Denizli 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/6158 esas sayılı takip dosyasından, davalı alacaklı … Dış Tic. Ltd. Şti tarafından borçlu davacı … , davalı … ve davalı … aleyhine 31.03.2013 keşide tarihli, keşidecisi davacı … , lehtarı davalı … olan 31.03.2013 keşide tarihli 400.000,00 TL bedelli ve … Dış Tic. Ltd. Şti’ye ciro edilen ve karşılıksız çıkan çeke dayalı olarak 18.09.2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, icra dosyasının derdest olduğu, Denizli 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/67 esası sayılı dosyasında, borçlu … tarafından takibin taliki ve iptali talebiyle dava açıldığı, yargılama sonucunda davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtayca onandığı ve karar düzeltme talebi de reddedilerek 29.06.2015 tarihinde kesinleştiği, Denizli 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/862 esas sayılı dosyasında, borçlu … tarafından takibe konu çekteki ciro imzasına itiraz davası açıldığı, Adli Tıp Kurumu Raporuyla imzanın davacının eli ürünü olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtayca onandığı ve karar düzeltme istemi de reddedilerek 14.05.2015 tarihinde kesinleştiği, Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/26374 soruşturma sayılı dosyası aslından, şikayetçi … tarafından … ve … aleyhine çekteki ciro imzasında sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından dolayı 11.10.2013 tarihinde şikayette bulunduğu, İzmir Kriminal Polis Laboratuvarının 16.12.2013 tarihli raporuna göre çekteki yazı ve imzaların … eli ürünü olduğunun anlaşıldığı, 30.12.2013 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, karara itiraz edildiği, itirazın reddine karar verildiği, davacı takibe konu 400.000,00 TL bedelli çeki lehtar … adına düzenleyerek teslim ettiğini, lehtar tarafından diğer davalılara ciro edilerek takibe konulduğunu, takip alacaklısı olan şirketin alacağının sebebi olarak 08.02.2012 tarihli sözleşmeyi gösterdiği, 08.02.2012 tarihli adi yazılı sözleşmeye göre … Dış Tic. Ltd. Şti. ve …, Raket..Ltd Şti’ye ait hisselerini 1.330.000,00 TL bedelle … ve …’ye devredecekleri, karşılığında kısmen nakit kısmen de muhtelif çeklerle ödeneceği, çekler arasında davaya konu keşidecisi … , lehtarı … olan Dalyan 31.03.2013 keşide tarihli 400.000,00 TL bedelli çekin bulunduğu, bu çekin …’e teslim edildiği, çekin teminatı olarak bir adet arsanın … adına tapusunun devredildiği, çekin ödeme tarihinde dilerse taşınmazı kabul edip çeki iade edeceği, dilerse taşınmazı alıcılar yada gösterecekleri üçüncü kişi adına devredip çek bedelini isteyeceğinin kararlaştırıldığı, Akabinde 09.02.2012 tarihinde noterde yapılan hisse devri ile sözleşmede satıcı olarak adı yazılı …, hisselerini …’ye 200.000,00 TL ye, diğer satıcı Arif Dış Ticaret Ltd Şti ise hisselerini …’a 200.000,00 TL’ye satarak devrettiği, 08.02.2012 tarihli satış sözleşmesinde taraf sıfatı taşımayan davacı, bu sözleşmenin geçersizliğini ileri süremeyeceği, kaldı ki 09.02.2012 tarihinde noterde yapılan hisse devirleri ile hisse devrinin gerçekleştiği, Lehdar Mehmet Bayaraktar’ın çeki diğer davalı …’ye ciro ile devrettiği, 08.02.2012 tarihli satım sözleşmesi uyarınca da çekin ….. Ltd Şti ne cıro edilerek devredildiği, davalı şirketin, çeki düzgün ciro silsilesi ve zilyetliğin devri ile kazandığı, kambiyo senedi olan çek illetten mücerret olup, keşideci ile lehdar arasındaki temel ilişki ve bu ilişkiden kaynaklanan defileri, çeki düzgün ciro silsilesiyle devralan davalı … Dış Tic. Ltd. Şti’ye karşı ileri süremeyeceği, dava konusu çekin 08.02.2012 tarihli hisse satım sözleşmesi nedeniyle davalı şirkete verildiği, ve davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, hisse devrinin geçerli olduğu, çekin takas def’ini bertaraf için davalı şirkete ciro edildiği iddiasını gerçeği yansıtmadığı, zira davacının çekte borçlandığı … ile davacının uhdesinde bulundurduğu çek nedeniyle alacaklı olduğu kişilerin farklı olduğu, davalı şirketin tercihini çekin tahsili yönünde kullandığı, çekin de tahsil edilmediğinden teminat olarak aldığı taşınmazı iade borcunun muaccel olmadığı, davalı şirketin sebebsiz zenginleşmediği, davacının çek bedilini ödeme yükümünü sona erdirmediği, davacı dava konusu çeke karşılık dava dışı Raket..Ltd Şti tarafından keşide edilen 30.03.2013 tarihli çekle takas edilmesini istemiş ise de, takas şahsi kişisel defi olup, dava konusu çekin lehdarı, hisse devriyle Raket..Ltd Şti.’nin ortağı … olup, Raket ..Ltd Şti’nin keşide ettiği çek ile takas edilmesi de mümkün olmadığı, 08.02.2012 tarihli sözleşmede hisse devreden … ..Ltd Şti, tercihini çeki bankaya ibraz etmekle çeki tahsil yönünde kullanmış olup, çek bedeli tahsil edilmediğinden teminat olarak devralınan taşınmazı iade şartı gerçekleşmediği gerekçesiyle davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 24.06.2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.