YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2939
KARAR NO : 2021/2349
KARAR TARİHİ : 11.03.2021
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19.01.2017 tarih ve 2014/403 E- 2017/38 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nce verilen 03.04.2019 tarih ve 2018/711 E- 2019/496 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı tarafından yapılan takip neticesinde açılan itirazın iptali davasında davacı Toprak İlaç Kimyevi Mad. San. ve Tic. A.Ş.’nin 633.905 Euro borçlu olduğuna karar verildiğini, verilen karar sonucu 109.348 Euro’nun 27.11.2007 tarihinden sonra davalıya ödendiğini, davalı şirketin 633.905 Euro’dan artan kısmı sigortadan tahsil ettiğini mail yazışmalarından öğrendiklerini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalının şimdiye kadar sigorta şirketinden tahsil ettiği ödemeler nedeniyle şimdilik 10.000.- TL’nin davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının ilama rağmen davalıya ödeme yapmadığını, davacının davalı şirketin sigortadan ödeme aldığına dair iddiasının doğru olmadığını, davacının bu iddiasını senetle ispat etmesi gerektiğini, dava değeri itibarıyla tanık dinletilmesine muvafakat etmediklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere göre davacının 2003/230 E. sayılı dosyasında hüküm altına alınan alacağı, davalı şirketin Almanya bölümünün sigorta şirketinden tahsil etmesi nedeniyle mükerrer ödeme iddiasında bulunduğu ancak davacının davalıya yaptığı ve mükerrer olduğunu iddia ettiği 109.348 Euro’yu ödediğine dair belgeyi ibraz etmediği, davalının aynı ödemeyi sigorta şirketinden aldığına dair de belge sunamadığı, sunulan mail yazışmasının ise maili gönderen tanık …’nin teyit etmediği gibi, mailin dayanağı olan belgenin de sunulmadığı, somut delillerle davacının alacağının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, mahkemece davanın reddi yönünde verilen kararın dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 14,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 11.03.2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.