Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2020/2756 E. 2020/4961 K. 11.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2756
KARAR NO : 2020/4961
KARAR TARİHİ : 11.11.2020

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada KDZ.Ereğli 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 09.03.2017 tarih ve 2011/409 E- 2017/46 K. sayılı kararın davalı …Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nce verilen 24.12.2018 tarih ve 2017/2346 E- 2018/1997 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalılardan temlik eden TEB A.Ş’nin davacının da aralarında bulunduğu toplam üç borçlu aleyhine Karadeniz Ereğli 2. İcra Müdürlüğünde kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yoluna başvurarak bedelsiz ve/veya sahte/tahrif edilmiş çeke dayanarak takibe geçtiğini, takibe konu çekin keşide tarihi bölümünde yer alan oynamalardan da açıkça anlaşıldığı üzere tahrif edilmiş olduğunu, keşide tarihi üzerindeki tahrifatın amacının çek vasfını kaybetmiş olan çekin kambiyo vasfını kazanabilesi olduğunu, borçlulardan Bestaş A.Ş’nin temsilinin ancak yazıda adı geçenlerden müşterek iki imza ile mümkün olduğunu, ancak şirketi temsile yetkili olan bu şahısların temsil yetkilerinin 24/03/2010 tarihi itibariyle ortadan kalktığını, senedin keşide tarihinde yapılan bu tahrifatla ehliyete ve ciro silsilesindeki sakatlığa ilişkin defilerin önüne geçilmek istenildiğini, ehliyet hususundaki sakatlığın hem ciranta Bestaş A.Ş hem de hamil TEB A.Ş’ye karşı ileri sürülebilir nitelikte olduğunu, bütün bu nedenlerle davanın kabulü ile davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan Bestaş A.Ş. davaya cevap vermemiş, diğer davalı … Yönetimi A.Ş. vekili, imzaların istiklali prensibi gereğince ciranta olan davacının sorumluluğunun devam ettiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın 25.02.2014 tarihli raporunda, inceleme konusu çekin keşide tarihinin aylar hanesindeki evvelce mevcut 10 rakamlarının benzer fiziki evsafta bir kalemle sürsarj ve tamamlama yöntemiyle 02 rakamına dönüştürülmüş olduğu bu suretle senedin tahrif edildiğinin rapor edildiği, davacının iddiasını doğrular nitelikte geçmişe dönük temsil yetkisinin bitiş tarihinden önceki bir zamana denk gelecek şekilde tarihte oynama yapıldığının toplanan delillerle birlikte sabit olduğu, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı Türkkasset A.Ş. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 2017/2346 esas ve 2018/1997 karar sayılı ve 24.12.2018 tarihli ilamıyla, dava konusu çekte davacının lehtar durumunda olup, davalı senede ciro yoluyla hamil olduğu, ilk ciro çekin lehtarı durumundaki davacı imzası ile yapıldığı, davacı lehtarın kendi imzasını inkar etmediği, davacının kendi imzasından sonra gelen ciro imzasına itiraz ettiği, 6102 sayılı TTK’nın 818. maddesi yollaması ile çeklerde de uygulanması gereken aynı Yasa’nın 677. maddesi uyarınca imzaların istiklali ilkesi karşısında, davacı lehtarı davalı … Yönetimi A.Ş.’ye karşı sorumluluktan kurtarmayacağı, davalı … Yönetimi A.Ş. yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabul kararı verilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle davalı … Yönetimi A.Ş. vekilinin iastinaf başvurusunun kabulü ile davalı … Tüc. Met. Nak. İnş. Tek. Gıd. D.T. Mal. Tur. San. Tic. A.Ş. yönünden ilk derece mahkemesi hükmü aynen korunmasına, davanın davalı … Yönetimi A.Ş. yönünden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 2017/2346 esas ve 2018/1997 karar sayılı ve 24.12.2018 tarihli kararının ONANMASINA, dosyanın Karadeniz Ereğli Asliye 2.Hukuk Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 11.11.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.