YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2453
KARAR NO : 2020/4042
KARAR TARİHİ : 13.10.2020
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Denizli Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 03.10.2017 tarih ve 2017/592 E.- 2017/884 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan kabulüne dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce verilen 14.06.2018 tarih ve 2017/2160 E.- 2018/1039 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının, dava dışı olan eşine kendi adına ev satın alması için nakit para ve keşideci olarak isminin yazdığı ve imzalandığı boş senet verdiğini, ancak eski eşinin kullanmadığı senedi tanıklar huzurunda yırttığını, daha sonra senedin davalı sıfatındaki eşinin kardeşi tarafından kambiyo senedine özgü icra takibine konu edildiğini, davacının yırtılan senedin takibe konu bononun renkli fotokopisi olduğunu sonradan anladığını ileri sürerek, takip konusu senetten dolayı davalıya borcu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının, davacı ve dava dışı abisine ev satın alma işlemi için borç para verdiğini ve karşılığında dava konusu bononun davalıya verildiğini belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava konusu bononun aynı zamanda Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan şikayet başvurusuna da konu edildiği, soruşturma dosyasında müştekinin davacı, şüphelilerin ise davalı ve dava dışı olan davacının eşi olduğu, soruşturma evresinde alınan bilirkişi raporunda davacının sunduğu renkli fotokopi yırtıkları ile takibe konu edilen bonodaki imzaların aynı olduğu sonucuna varıldığı, soruşturma aşamasında dinlenen tanıklarla, mahkemece dinlenen diğer tanıkların beyanlarında dava dışı olan davacının eşinin, senedin istenmesi üzerine dava konusu senedi yırtarak davacıya verdiğini beyan ettikleri, soruşturma evresindeki bilirkişi raporuyla senet yırtıklarının takibe konu bononun renkli fotokopisinin olduğunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, takibe konu bono nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasında davalı tarafa ödenen satış bedeli toplamı olan 105.793,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı aleyhine asıl alacağın %20’si oranında tazminata mahkum edilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacı tarafından bononun keşideci ismi ve imzası dışında kalan kısımları boş olacak şekilde davalının kardeşi olan eşine verildiği, bononun sonradan lehtar davalı olacak şekilde doldurulduğu ve davalıya borçlu olmadığı hususlarının yazılı delil ile ispatlanması gerektiği, davacı tarafça yazılı delil bildirilmediği gibi, yemin deliline de dayanılmadığından ispat külfetini yerine getirmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davacının 6098 sayılı TBK’nın 36. maddesindeki aldatma iddiasını kanıtlayamamış olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 18,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 13.10.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.