Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2020/1663 E. 2021/2560 K. 17.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1663
KARAR NO : 2021/2560
KARAR TARİHİ : 17.03.2021

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 13. Tüketici Mahkemesi’nce verilen 21.01.2020 tarih ve 2019/706- 2020/26 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ile Gelir Koruma Sigorta Poliçesi düzenlendiğini, davacının 23.07.2014 tarihinde isteği dışı işten çıkarıldığını, poliçeye istinaden işsizlik ödemesi talebinin, davalı tarafından reddedildiğini ileri sürerek, işsizlik teminatı olarak 18.000,00 TL’nin 24.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş akdinin işveren tarafından haklı bir sebeple feshedilerek işten çıkarıldığını, davacının işverenle anlaşarak (ikale sözleşmesi ile) ayrıldığını, işsizlik tazminatının teminat dışı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında 13.01.2014 tarihli Gelir Koruma Sigorta Poliçesi düzenlendiği, davacı sigortalının 07.09.2004 tarihine çalışmaya başladığı, 23.07.2014 tarihinde iş akdinin işverence feshi nedeniyle iş yerinden ayrıldığı, davacının iş akdinin feshine ilişkin olarak dava dışı işverenin ”davacının performans düşüklüğü nedeniyle” iş akdinin fesih edildiğini bildirdiği, davacının imzasını taşıyan ‘ibraname’ başlığını taşıyan belgede davacının işverenin talebi neticesinde iş akdinin fesih edildiğinin belirttiği, davacı işçinin performans düşüklüğü gösterdiğine ilişkin savunmasının alınmadığı, işverence performans düşüklüğü bulunduğu yönünde ihtarda bulunulmadığı, bu haliyle performans düşüklüğünün iş akdinin feshinde haklı bir neden kabul edilemeyeceği, dava dışı işverenin kıdem ve ihbar tazminatlarını da davacıya ödediği, haklı nedenle fesih sözkonusu olsaydı işverenin bu tazminatları ödemeyeceği, dolayısıyla davacının iş akdinin isteği dışında feshedildiği, iş akdinin feshinin haklı veya geçerli bir nedene dayanmadığı ve davacının talebinin poliçe kapsamında kaldığı, davalı yanın 01.08.2014 tarihli cevabi yazısında davacının tazminat ödenmesi talebine dair evrakların 25.07.2014 tarihinde davalıya ulaşmış olduğu ve temerrüt bu tarihte gerçekleştiğinden, davanın kabulü ile 18.000,00 TL’nin 25.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 868,18 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 17.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.