Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2020/1459 E. 2021/977 K. 08.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1459
KARAR NO : 2021/977
KARAR TARİHİ : 08.02.2021

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 04/07/2018 tarih ve 2017/312 E. – 2018/288 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 30/01/2020 tarih ve 2018/1977 E. – 2020/120 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının “CEP” ve “CEPTE” ibareli çok sayıda markası bulunduğunu, davalının 2015/108133 numaralı “Şekil+Sporcard Spor Cep’te!” marka başvurusuna benzerlik, tanınmışlık ve kötüniyete dayalı itirazın Türk Patent YİDK tarafından reddedildiğini, dava konusu marka başvurusu ile müvekkilinin markalarının benzer olduğunu, müvekkiline ait önceden tescilli markalardan dolayı başvurunun seri marka izlenimi yarattığını, müvekkiline ait markanın tanınmışlığına zarar vereceğini, davalının kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, dava konusu TPMK YİDK ‘nın 2017-M-5446 sayılı kararının iptalini ve davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, sporcard markasının eticaret platformuna ait olduğunu, “CEP” ibaresinin çok sayıda kullanımı bulunduğunu, sektörlerin farklı olduğunu, markalar arasında karıştırılma olasılığı bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalının “Şekil+Sporcard Spor Cep’te!” ibareli marka başvurusu ile davacının “CEP” ibareli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, 556 sayılı KHK 8/1 maddesindeki iltibasın bulunmadığı, davalının marka başvurusu ile davacı tarafın tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği hususunun kanıtlanmadığı, ayrıca davalı başvurusunun kötüniyetli yapıldığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesinde; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı şirketin “Şekil+Sporcard Spor Cep’te!” ibareli başvurusu ile davacının “Cep” ibareli markaları arasında görsel, işitsel ve anlamsal olarak bir benzerlik olmadığı, “Cep” ibaresinin zayıf bir ibare olduğu, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1b maddesi anlamında iltibas bulunmadığı, davalının davacı tarafın markasının tanınmışlığından haksız yarar sağlayabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğabileceği iddialarının ispatlanamadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,90TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 08/02/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.