Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2020/1410 E. 2021/800 K. 03.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1410
KARAR NO : 2021/800
KARAR TARİHİ : 03.02.2021

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31.05.2018 tarih ve 2016/470 E- 2018/180 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin Esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 26.12.2019 tarih ve 2018/1799 E- 2019/1339 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin “ETİ ÇAY KEYFİ” ibareli markalarını ilk kez 21.02.2002 tarihinde tescil ettirdiğini, büyük yatırımlarla tanınmış marka haline getirdiğini, ETİ ibaresinin müvekkilinin ticaret unvanı ve lider markası olup markalarındaki asli unsurun “çay keyfi” ibaresi olduğunu, davalının 2015/43455 sayılı “YENİ ÇAY KEYFİNİZ” ibareli markanın 30. sınıf emtiada tescili için başvuruda bulunduğunu, söz konusu markanın müvekkiline ait markalarla ayırt edilemeyecek kadar benzer bulunduğunu, bu benzerliğin tüketiciler nezdinde iltibasa neden olduğunu, müvekkili markaları ile iltibas yaratan söz konusu başvurunun müvekkilinin “çay keyfi” esas unsurlu tanınmış markalarının ayırt edici niteliğine ve itibarına zarar verdiğini, başvurunun kötüniyetli olduğunu ileri sürerek TPMK YİDK’in 2016-M-10329 sayılı kararın iptaline, 2015/43455 başvuru numaralı davalı markasının tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, “yeni çay keyfiniz” ibareli marka ile davacı adına tescilli bulunan “eti çay keyfi” ibareli markanın benzer olmadığı gibi aynı anlama da gelmediklerini, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi kapsamında benzerliğin mevcut olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının 2008/02366, 2007/66654, 2000/27264 sayılı markalarının esas unsurunun “eti çay keyfi”, diğer markaların esas unsurunun ise “çay keyfi” olduğu, davalı markasının ise slogan niteliğindeki “yeni çay keyfiniz” ibaresinden oluştuğu, çekişmeli gıda ürünleri bakımından ayırt ediciliği düşük bir ibare olan “çay keyfi” tamlamasının başına, yine ve her türlü mal ve hizmet için ayırt edicilikten yoksun bir sıfat olan “yeni” kelimesi eklenerek “yeni çay keyfiniz” markasının oluşturulduğu, dava konusu markanın davacının önceden tescilli markalarının baskın unsuru konumundaki “çay keyfi” ibaresini içerisinde barındırdığı, taraf markaları arasındaki benzerliğin ortak unsur olan “çay keyfi” ibaresinden kaynaklandığı, dava konusu markaların birebir aynı emtia sınıflarında yer aldıkları, taraf markalarının hitap ettiği ortalama tüketici kesiminin, davacının önceden tescilli markaları ile dava konusu marka başvurusu arasında bir ilişki kurma yanılgısına düşebileceği, dava konusu markayı davacı markalarının yeni bir serisi olarak yorumlayabileceği, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne TPE YİDK’nın 21/10/2016 tarih 2016-M-10329 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescili 2015/43455 sayılı “YENİ ÇAY KEYFİNİZ” ibareli markanın tescilli olduğu 30. sınıf tüm alt gruplar yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi’nce; “yeni çay keyfiniz” ibareli davalı başvurusu ile “çay keyfi” esas ibareli davacının itirazına mesnet markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas oluştuğu gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesi’nce verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 49,50 TL harcın temyiz eden davalılara iadesine, 03.02.2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.