Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/886 E. 2019/8102 K. 11.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/886
KARAR NO : 2019/8102
KARAR TARİHİ : 11.12.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 19/09/2018 tarih ve 2018/605-2018/834 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili ve asli müdahil vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davaya konu çekin keşideci Elçe Hırdavat Ltd. Şti. tarafından Önder Petrol emrine tanzim edildikten sonra lehtar olan Önder Petrol’ün bu çeki Vizyon Yedek Parça Limited Şirketine cirolayarak verdiğini, bu şirketin de çeki cirolayarak …’e verdiğini, çekin birkaç cirolama işleminden sonra bankaya ibraz edildiğini, çekin arkası yazıldıktan sonra ve çekteki bir kısım cirolar çizildikten sonra …’e geri verildiğini, …’in de bu çeki temlik yoluyla müvekkiline verdiğini, müvekkili tarafından çeke istinaden takip başlatıldığını, ancak çekin iptal edildiğini öğrendiklerini, sonradan çekte cirosu olmayan … tarafından çekin çalındığı gerekçesiyle iptal davası açıldığını, açılan davadan haberdar olmadıklarını, bu nedenle çeki ibraz edemediklerini, çeklerinin iptaline karar verildiğini, daha sonra keşidecinin menfi tespit davası açtığını ve davasının reddedildiğini, aynı anda iki hamil olamayacağını ileri sürerek, çek iptali kararının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiş ve herhangi bir savunmada bulunmamıştır.
Fer’i müdahil vekili, dava konusu çek bedelinin müvekkili tarafından Önder Petrol’e ödendiğini, menfi tespit davası açtıklarını ancak mahkemenin davayı reddettiğini, kararı temyiz ettiklerini ve Yargıtay’ın yerel mahkeme kararını bozduğunu, davacı tarafın iptal kararından haberdar olmadığı beyanının gerçeği yansıtmadığını, çekin bankaya ibrazı ile ödeme yasağından haberdar olduğunu, sözkonusu çekin ciro silsilesinin bozulmuş olması nedeniyle ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunduklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; çekin keşidecisi Elçe Hırdavat Ltd. Şti. tarafından … hasım gösterilerek açılan menfi tespit davasında verilen davanın reddine dair karar temyiz edilmekle, çekin gerçek hamilinin kim olduğunun ortaya çıkması bakımından, çekin ilk hamili ve lehtarı Önder Petrol’ü hasım göstermek suretiyle bu şahsın aldığı çekin iptaline ilişkin ilamın iptalini talep etmesi için …’ye süre verilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verildiği, iptal kararı verildikten sonra çek ortaya çıktığından iptal kararının bir anlamı kalmadığı ve esasen çek iptal davası hasımsız olarak açılmış olduğundan kesin hüküm oluşturmayacağı, dava konusu çekin meşru hamilinin davacı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, Bakırköy 3.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 08.03.2011 tarihli ve 2010/278 esas ve 2011/97 karar sayılı ilamının hüküm fıkrasının 1.maddesinde iptal kararı verilenler arasında yer alan keşidecisi Elçe Hırdavat Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti., muhattap bankası Bankasya (Asya Katılım Bankası A.Ş.) Zeytinburnu/İstanbul şubesi olan, 30.11.2010 keşide tarihli ve b-2367525 çek nolu 25.000,00 TL bedelli çek hakkında verilen iptal kararının kaldırılmasına (iptaline) karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili ve asli müdahil vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekili ve asli müdahil vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekili ve asli müdahil vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından davalı ve asli müdahilden başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.