Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/5318 E. 2020/3063 K. 22.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/5318
KARAR NO : 2020/3063
KARAR TARİHİ : 22.06.2020

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 03/10/2019 tarih ve 2019/166-2019/320 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin TPMK nezdinde tescilli “Ziyafet Çiğköfte” ibareli markaları bulunduğunu, çiğ köfte satımına ilişkin 400 bayisi bulunduğunu, davalı tarafça müvekkili markasına iltibas oluşturacak şekilde “Zerafet Çiğköfte” ibaresini kullanmakta olduğunu, bu durumun müvekkili markasına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek tecavüzün men’ine, 5.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline, hükmün ilanına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, müvekkillerinden Abdüllatif Parlakyiğit’in 2013/73353 sayılı “Zerafet Çiğköfte” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, ayrıca markaların farklı bölgelerde kullanıldığını, “Ziyafet” ve “Zerafet” ibareleri arasında iltibas oluşturacak derecede bir benzerliğin de bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece, davacı adına tescilli “Ziyafet Çiğköfte” ibareli markalar ile davalı tarafın “Zerafet Çiğköfte” ibareli kullanımı arasında ilişkilendirme ihtimalini de kapsayacak şekilde görsel, işitsel ve anlamsal benzerlik bulunmadığı, bu nedenle de olay ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 5565 sayılı KHK’nın 9. ve 61. maddesi koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.