Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/5229 E. 2020/3739 K. 01.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/5229
KARAR NO : 2020/3739
KARAR TARİHİ : 01.10.2020

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 28.03.2018 tarih ve 2016/147 E. – 2018/141 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 13.09.2019 tarih ve 2018/1382 E. – 2019/837 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, davacıların aynı grup şirket içerisinde yer aldığını, 2011/63593, 2011/63592, 2006/55584, 2013/30629, 2007/13848 sayılı şekerleme ürünlerinin ambalaj biçimlerinden oluşan marka tescil belgeleri bulunduğunu, davalının şekerleme ürünlerinin biçimini içeren 2015/2322-1,2 sayılı tasarım başvurusuna davacılar tarafından tescilli markalarla öteden beri ilgili piyasada fiilen kullanıldığı, başvurunun yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşımadığı gerekçesiyle itiraz edildiğini, itirazlarının TPMK tarafından reddedildiğini, kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek YİDK’in 2016/T-14 sayılı kararının iptaline, tasarımın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı kurum vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, itiraza mesnet marka tescil belgeleri ve ambalaj kompozisyonlarındaki ürün biçimleri ile başvuru konusu tasarımların genel izlenim itibariyle farklı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davaya konu tasarım ile daha önceki tarihlerde davacılar tarafından tescil ettirilip kamuya sunulan ürünler arasında bilgilenmiş kullanıcı gözünde belirgin bir farklılık bulunmadığı, görünümlerinin aynılığa yakın derecede benzer olduğu, aralarında bulunan küçük değişikliklerin farklılaştırmaya yetmediği, başvuru konusu tasarımların yeni ve ayırt edici olmadıkları gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK’in 2016/T-14 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescil olunan 2015/2322-1, 2 sayılı tasarımların hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri ayrı ayrı istinaf etmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, dava konusu endüstriyel tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini taşımadığı gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesinin 2015/2322-2 sayılı tasarım başvurusuna yönelik olarak verilen karara ilişkin olarak davalılar vekillerince yapılan istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde usul ve yasaya bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının ayrı ayrı reddi gerekmiştir.
2- Dava, YİDK kararının iptali, tasarımın hükümsüzlüğü ile sicilden terkini istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, 2011/63593, 2011/63592, 2006/55584, 2013/30629, 2007/13848 sayılı şekil markalarına dayanarak davalının şekerleme ürünlerinin biçimini içeren 2015/2322-1 ve 2 sayılı çoklu tasarım başvurunun yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşımadığını ileri sürmüş, ilk derece mahkemesince dava konusu her iki endüstriyel tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliklerini taşımadığı gerekçesiyle YİDK’in 2016/T-14 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescil olunan 2015/2322-1 ve 2 sayılı tasarımların hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince de davalılar vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmişse de, davaya konu 2015/2322-1 sayılı bütün kek şeklinden oluşan ambalaj tasarımı ile davacı şirkete ait itiraza mesnet şekil markaları arasında görsel benzerlik bulunmadığı gibi, bu tasarım başvurusunun yenilik ve ayırt edicilik vasfına sahip olduğu anlaşılmakla 2015/2322-1 numaralı ambalaj tasarımı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince yazılı şekilde verilen karara yönelik Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının bu tasarım başvurusu bakımından da esastan reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının ayrı ayrı reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin ayrı ayrı kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara iadesine,01.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.