Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/4350 E. 2020/2502 K. 01.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/4350
KARAR NO : 2020/2502
KARAR TARİHİ : 01.06.2020

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 28/06/2018 tarih ve 2015/154-2018/835 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait emtiayı Almanya ve Macaristan’dan Kayseri’ye taşıdığını, araçlardan birinin 10.05.2006 tarihinde, diğer ikisinin 15.05.2006 tarihinde varış yerine varmasına rağmen sözleşmede öngörülen süreye göre 2 gün gecikmeli boşaltıldığını, bu süreye ait 2.950 Euro demuraj ücretinin davalıya fatura edildiği halde ödeme yapılmayınca davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve yetkiye itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini, icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı temsilcisi, yetki itirazında bulunduklarını, taraflar arasındaki sözleşme ve ödenen navlun bedeline göre taşımanın iki adet Low Bed (üstü açık) tır, bir adet de tenteli tırla yapılması gerekirken iki adet Jumbo tabir edilen tır ve bir adet de tenteli tırla yapıldığını, davacının sözleşme şartlarına riayet etmeyerek sözleşmedeki vasıfları taşımayan tırlarla nakliye yaptığını, makine aksamı açık tırlarla değil de kapalı tırlarla nakledildiğinden gümrük yetkililerinin ısrarla makinelerin tırlardan indirilerek ayrıntılı inceleme yapacaklarını belirttiklerini, ancak indirme işlemini yapacak özel vinçler bulunmadığından gümrük inceleme işlemlerinin zorunlu olarak 18.05.2006 tarihine sarktığını, fiilen taşımada kullanılan tırlar için ödenecek ücret daha az olduğundan müvekkilinin 11.800 Euro zarara uğradığını, taşımanın Low Bed tırlarla yapılmamasına rağmen bu tür tırlar için sözleşmede öngörülen demurajın istenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili, Almanya ve Macaristan’dan iki adet Low Bed tır, bir adet de tenteli tırla Türkiye’ye makine nakliyesi için tarafların anlaştığını, ancak davalının kasalı ve tenteli tırlarla nakliyeyi gerçekleştirildiğini, bu durumun tırların tahliyesinde gecikmeye ve aracın fabrika mahalline girişinde zorluklara neden olduğunu, yüksek navlun ücretinin taşımanın Low Bed tırlarla yapılması karşılığında ödendiğini, aksi halde tır başına nakliye bedelinin daha düşük olacağını, bu itibarla müvekkilinden 11.360 Euro fazla ücret tahsil edildiğini, 2.950 Euro da
gecikme tazminatının davalı yanca ödenmek zorunda olduğunu ileri sürerek bu iki kalemin toplamı olan 25.958 TL’nin 16.05.2006 tarihinden itibaren işleyecek temerrüd faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davalı vekili, taşımalardan biri için davanın 1 yıllık zamanaşımı süresinden sonra açıldığını, bu taşıma yönünden davanın zamanaşımından reddinin gerektiğini, demuraj ücretinin ancak müvekkilince talep edilebileceğini, müvekkilinin taşımanın Low Bed tırlarla yapılacağı yönünde bir taahhüdünün bulunmadığını, taşımanın yapıldığı tırların da sıradan olmayıp Low Bed özelliğine sahip jumbo tır olduklarını savunarak birleşen davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya alınan bilirkişi raporlarına göre Jumbo ve low bed araçların aynı nitelikte araçlar olmadığı, sözleşmede belirlenen bekleme ücretleri üzerinden 3 araç için günlük 250 Euro üzerinden davacının talep edebileceği ücretin 1550 Euro +KDV olmak üzere 1770 Euro olduğu, alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminat şartlarının oluştuğu, diğer hususların bozma kapsamı dışında kaldığı gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, icra takibine vaki davalı-birleşen davacı itirazının kısmen iptaliyle takibin 1.770,00 Euro üzerinden, takip tarihinde belirtilen faiz oranları üzerinden işleyecek faiziyle devamına, asıl alacak miktarının %40 oranında icra inkar tazminatının davalı- birleşen davacıdan tahsiline, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı-birleşen davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 180,43 TL temyiz ilam harcının temyiz ede asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan alınmasına, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.