Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/3672 E. 2020/1260 K. 12.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3672
KARAR NO : 2020/1260
KARAR TARİHİ : 12.02.2020

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 03/05/2018 tarih ve 2016/93 E- 2018/486 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 13/06/2019 tarih ve 2018/1209 E- 2019/832 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkili şirket bünyesinde 01.03.2007 tarihinden iş akdinin İş Kanunu 17. ve 18. maddeleri gereğince feshedildiği 19.08.2015 tarihine kadar çalıştığını, en son Trakya Bölgesi Satış ve Dağıtım Müdürü olarak görev yaptığını, davalının müvekkili ile olan iş sözleşmesinin sonlandırılmasından sonra müvekkili şirketin faaliyet gösterdiği alanda çalışan ve müvekkili şirketin rakibi konumunda bulunan işletmede aynı bölgede satış bölümünde işe başladığını, davalının müvekkili şirkete ait her türlü çalışma bilgisine ve ticari sırra vakıf biri olduğunu ileri sürerek davalının işbu davranışının TTK’nın 55. maddesi anlamında haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ile haksız rekabetin menine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin performans yetersizliği nedeniyle 19/08/2015 tarihinde iş sözleşmesinin davacı şirketçe haksız olarak feshedildiğini, davacı aleyhine İstanbul Anadolu 6. İş Mahkemesinde taraflarınca açılan işe iade davasının ilgili mahkemece kabul edildiğini, Mahkemece verilen bu karardan sonra davacı tarafın müvekkili aleyhine tamemen kötüniyetli olarak işbu davayı açtığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davacı şirket nezdinde çalışırken öğrenmiş olduğu sır ve bilgilere sahip olan davalının aynı konu ve bölgede başka bir şirkette çalışmasının başlı başına haksız rekabet oluşturmadığı, kaldı ki iş sözleşmesinin davacı tarafça haksız olarak feshedildiği, davacının aynı konuda başka bir firmada çalışmasının haksız rekabet olarak kabul edilmesinin davalının iş ve çalışma hürriyetini kısıtlayacağı gibi ekonomik geleceğini de felce uğratacağı, davalının eylemlerinin haksız rekabet teşkil etmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, işveren davacının iş sözleşmesini haksız olarak feshettiğinin Mahkeme kararı ile sabit olması karşısında davacının taraflar arasındaki rekabet yasağı sözleşmesine dayanamayacağı, somut uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki sözleşmede yer alan rekabet yasağı hükümlerine dayanılmayıp, TTK’nın haksız rekabete ilişkin hükümlerine dayanıldığı, ancak davalının TTK’nın 54 ve 55. maddelerindeki tanıma uygun haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin varlığı davacı tarafından iddia ve ispat edilemediği gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 12/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.