Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/3112 E. 2019/7732 K. 02.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3112
KARAR NO : 2019/7732
KARAR TARİHİ : 02.12.2019

MAHKEMESİ :BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 29/12/2017 tarih ve 2016/955 E- 2017/1060 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince verilen 12/12/2018 tarih ve 2018/310 E- 2018/1237 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili olan davacı alacaklının davalılardan …’nın diğer davalı şirketteki % 50 hissesini almak üzere sözleşme yaptıklarını, sözleşme gereği davacının 175.000,00 TL ödediğini fakat davalı … ‘nın hisseleri devretmediğini, bunun üzerine davacının alacağının tahsili için, Büyükçekmece 3.İcra Müdürlüğünün 2014/5495 Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı borçluların vekili aracılığıyla 09.07.2014 tarihinde takibe, borca, faize ve tüm ferilerine yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptali için işbu davayı açtıklarını belirterek Büyükçekmece 3.İcra Müdürlüğünün 2014/5495 Esas sayılı dosyasında borçluların itirazlarının iptaline, takibin devamına, takip tutarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının Katar uyruklu olduğu ve dava tarihinde iki ülke arasında teminattan muafiyete ilişkin bir anlaşma bulunmadığı, 11.12.2017 tarihli oturumda davacı yana asıl alacağın % 15’i oranında teminat yatırmak üzere kesin süre verildiği, kesin sürede davacı yanca teminat yatırılmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Karar taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun ise kabulüyle, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava şartı yokluğundan davanın usülden reddine ve A.A.Ü.T. gereğince davalılar yararına takdir edilen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 02/12/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.