Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/3100 E. 2020/857 K. 03.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3100
KARAR NO : 2020/857
KARAR TARİHİ : 03.02.2020

MAHKEMESİ :BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Aliağa 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 10/10/2017 tarih ve 2012/27 E. – 2017/278 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nce verilen 14/02/2019 tarih ve 2018/32 E. – 2019/322 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 10/09/2008 tarihinde öğrencilerin taşıma işini yapan 35 NHF 62 plakalı aracın kaza yapması sonucu 4 öğrencinin yaşamını yitirdiğini, 26 öğrencinin ise yaralandığını, bu kazada yaşamını yitiren iki öğrenci olan … ve …’nin anne ve babası tarafından Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/712 esas sayılı
dosyasında müvekkili idare hakkında tazminat davası açıldığını, bu davada davanın kısmen kabulüne karar verilip kesinleşmesinden sonra hükmedilen alacağın tahsili için İzmir 8. İcra Müdürlüğünün 2011/7584 esas sayılı dosyasında müvekkili hakkında takibi yapıldığını ve bu takip dosyasına 17/08/2011 tarihinde 171.116,00 TL, 06/10/2011 tarihinde ise 15.285,00 TL ödeme yapıldığını, bakiye 461,83 TL’nin ise ödenek beklenildiğinden dolayı ödenemediğini, kazada davalı …’nun tam kusurlu olup Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/46 esas sayılı dosyasından yargılanıp ceza aldığını, davalılardan Gürbüz Turizm San. ve Tic. Ltd. Şirketinin kazanın olduğu 2008-2009 öğretim yılı içerisinde öğrenci taşıma hizmet alım sözleşmesini yaptığını ve taşıma işini üstlendiğini, kazayı yapan aracın 27 öğrenci taşıması gerektiğini ve davalı şirketin sorumluluğunda işletildiği sırada öğrencilerin taşınması sırasında kazanın olduğunu, bu nedenle işletmeci şirketin de bu tazminattan sorumlu olduğunu, diğer davalılar Sami Bağcı’nın taşıma ihalesi komisyonu başkanı, …, …, … ve …’ın ise taşıma işleri ihale komisyonu üyesi görevini yaptıklarından sorumlu olduklarını, …’ın ise ilçe Milli Eğitim Müdür Vekili olarak sözleşmeyi idare adına imzaladığından sorumlu olması gerektiği, … Müfettişlerince yapılan incelemelerde Bakanlık çalışanlarının kusurlu olup disiplin cezası aldıklarını, 25 kişilik araca 27 kişilik taşıma ihalesini verdiklerini ve kusurlu bulunduklarını ileri sürerek İzmir 8.İcra Müdürlüğünün 2011/7584 esas sayılı dosyasına ödenmiş olan 171.119,00 TL’nin ödeme tarihi olan 17/08/2011 tarihinde, 15.285,00 TL’nin de ödeme tarihi olan 06/10/2011 tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddia, savunma, kaza tespit tutanağı, ceza dosyası mahkumiyet kararı, Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesince verilme tazminat kararı, icra takip dosyası ve yapılan ödemelere ilişkin belgeler, talimat yoluyla aldırtılan kusur raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek dava konusu olayda davalı sürücü … ile davalı işleten şirketin tam kusurlu bulundukları, diğer davalıların ise ihale komisyonunda bulunup meydana gelen kaza ile yapılan ihale arasında bir illiyet bağının bulunmadığını, bu kişilerin bulunduğu kurulun ihalede hiç bir usul hatası yapılmasa dahi kazanın meydana gelebileceği, bu nedenle diğer davalıların sorumluluğunun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılarak ihale komisyonu tarafından davalılar …, …, …, …, … ve … yönünden davanın reddine, sürücü davalı … ile işleten davalı Gürbüz Turizm. Ltd. Şirketi yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 03/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.