Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/2978 E. 2020/1250 K. 12.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2978
KARAR NO : 2020/1250
KARAR TARİHİ : 12.02.2020

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 31/01/2018 tarih ve 2017/169 E- 2018/28 K. sayılı kararın davalı şirket vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin Esastan ReddiNE dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 18/04/2019 tarih ve 2018/1083 E- 2019/475 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi ayrı ayrı davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanun’un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin TPMK nezdinde 2. sınıf ürünleri içeren tescilli “GÜZ GÜLÜ” ve “GÜZ YAĞMURU” ibareli tanınmış markaları bulunduğunu, davalının “GÜZ VAKTİ” ibareli 2.sınıftaki ürünleri içeren 2016//7259 sayılı marka tescil başvurusuna kötüniyet, haksız rekabet, tanınmışlık ve iltibas vakıasına dayanarak yaptıkları itirazlarının nihai olarak TPMK YİDK tarafından reddedildiğini, oysa başvurunun tescilinin davacının itiraza mesnet markaları ile iltibasa sebebiyet vereceği gibi onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayacağı, davalının davacı markalarını takip ederek onlarla iltibas yaratacak işaretleri marka olarak tescil ettirmeye çalıştığını, başvurunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek TPMK YİDK’nın 2017-M-2564 sayılı kararının iptali ile davalı adına tescil edilen markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, markalar arasında iltibasa neden olacak bir benzerlik bulunmadığını, belli bir mevsimi işaret eden sözcüğün boya sektörü bakımından ayırt ediciliğinin zayıf olduğunu, ilgili sektörde sıkça kullanılan bir kelime olduğunu, davalının kötüniyetli olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı kurum vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, ibarelerin 2. sınıf ürünler bakımından derhâl ve doğrudan doğruya ürünlerin cinsini, vasfını veya herhangi bir hâlini belirtmediğinden somut ve soyut olarak ayırt edicilik vasfının bulunduğu, markalar arasında kavramsal benzerlik yanında görsel ve sescil olarak da bir benzerlik bulunduğu, taraf marka kapsamındaki emtiaların aynı/benzer olduğu, davalının davacının markalarıyla iltibas yaratacak veya onlarla ilişkilendirilecek işaretleri marka olarak tescil ettirmeye çalıştığı, davalının bu eylemiyle marka tescil ettirme hakkını haksız rekabetinin bir aracı olarak kullandığı gerekçesi ile davanın kabulüne TPMK YİDK’nın 2017/M-2564 sayılı kararının iptaline, davalı adına tescilli 2016//7259 sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket vekili istinaf etmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, ayrı ayrı davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına, 12/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.