Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/2733 E. 2020/1641 K. 18.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2733
KARAR NO : 2020/1641
KARAR TARİHİ : 18.02.2020

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08/03/2019 tarih ve 2018/167-2019/155 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin asıl ve birleşen dosya davalıları Bera Holding A.Ş.ve … ile asıl dosya davalısı … vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, asıl ve birleşen dosyada, müvekkilinin 30.000 DM parasını 01.12.1998, 34.430 DM parasını 08.04.2000 tarihlerinde istediği anda geri alabileceği ve yüksek oranda kar verileceği taahhüdü davalılara belge karşılığında verdiğini, müvekkilinin parasını geri istediğinde geriye alamadığını, davalıların Bankalar Kanunu, TTK, SPK ve Borçlar Kanununu ihlal ettiklerini, yapılan usulsüzlüklerin SPK ve diğer resmi kurum raporlarında tespit edildiğini, müvekkilinin şirket ortağı yapılmasının mümkün olmadığını, hisse senedi teslimi yapılmadığını, müvekkili ile davalı şirket arasında kanuna uygun surette kurulmuş ortaklım ilişkisinin bulunmadığını, davalı …’ın yönetim kurulu başkanı ve diğer davalıların yönetim kurulu üyesi olması sebebiyle zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek, asıl ve birleşen dosyada geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine, asıl davada 30.000 DM karşılığı 29.297,02 TL’nin fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 6.500,00 TL’sinin, birleşen davada ise ödenen meblağın iadesine, kabul edilmez ise fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik hisse senedinin satış tarihindeki nominal değerinin üzerinde fazladan alının 10.050 EURO’nun ödendiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile müvekkiline ödenmesini talep etmiş, yargılama safhasında birleşen dosyada 17.03.2016 tarihli dilekçesi ile ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespiti ve ödenen paranın iadesi talebinden vazgeçtiğini beyan etmiştir.
Davalılar vekili, asıl ve birleşen dosyada davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, Kombassan Grubu şirketlerin fiili ve hukuki irtibat halinde oldukları, birlikte hareket ederek para toplama amacıyla “Ortaklık Durum Belgesi”, “Hisse Senedi” gibi sair belgeler karşılığında istenildiğinde derhal ve işlemiş kâr payı ile birlikte iade edileceği taahhüdü ile para topladıkları, ortağın sermaye olarak verdiğini isteyemeyeceğine dair yasal düzenlemeyi kullanarak para yatıran kişileri grup şirketlerden herhangi birinde veya bir kaçında düşük nominal bedellerle şeklen ortak gibi gösterdikleri, tahsil ettikleri parayı ise muhasebe kayıtlarına yansıtmayarak para iade taleplerini karşılamadıkları, taraflar arasında hukuki ilişkinin Anonim Şirket ortaklığına dayalı olmadığı, hile haksız fiiline dayalı para tahsili konusunda olduğu, davacı tarafın yatırdığı parayı haksız fiil hükümlerine göre davalı taraftan talep edebileceği, davalı gerçek kişinin/kişilerin şirket yöneticisi olması sıfatıyla TTK’nun 371/5 ve TMK’nun 50. maddesi gereğince şirketle birlikte davacıya karşı sorumlu olduğu, asıl davada davacının 15.182 EURO’yu adı geçen şirkete yatırdığı, asıl dosya davalılarınca davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacının birleşen dosyada ortaklık ilişkisinin geçersizliğinin tespiti ve ödenen paranın iadesi konusundaki istemlerinden feragat ettiği, böylelikle davalı şirket ile ortaklık ilişkisini kabul ettiği, bilirkişi raporunda davacının Kombassan İnşaat Tarım A.Ş. hissesinin nominal bedelinin 5.280,00 TL değerinde olduğunun bildirildiği, bu miktarın davacının alacağından mahsubunun gerektiği, davacının dava tarihi itibariyle bakiye alacağının (15.182 EUROx1.7664)=26.817,48 TL olduğu, davacının Kombassan İnşaat Tarım AŞ’deki hissesinin nominal bedeli olan 5.280,00 TL’nin mahsubundan sonra davalının davacıdan 21.537,48 TL fazla para tahsil ettiği gerekçesi ile taleple bağlılık gereği asıl davanın ve birleşen 2015/204 Esas 2018/334 Karar sayılı dosyasından açılan davanın kısmen-kabulüne, davacının davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine yönelik talebin reddine, 6.500,00 TL’nin dava tarihi olan 14.08.2008 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, birleşen 2015/204 Esas 2018/334 Karar sayılı dosyasından davacının davalı şirket ile ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesine yönelik talebinin feragat nedeniyle reddine, 15.037,48 TL’nin ilk davanın açıldığı 14.08.2008 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte birleşen dosyanın davalılarından alınarak davacıya verilmesine, birleşen dosyadan davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, asıl ve birleşen dosya davalıları Bera Holding A.Ş.ve … ile asıl dosya davalısı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Ancak, 07.12.2019 tarih, 30971 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7194 sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 41. maddesinde 25/3/1987 tarihli ve 3332 sayılı Sermaye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana Yaygınlaştırılması ve Ekonomiyi Düzenlemede Alınacak Tedbirler İle 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu ve 3182 Sayılı Bankalar Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici maddenin eklendiği belirtilmiş olup, işbu geçici 4. maddede ”31/12/2014 tarihine kadar, pay sahibi sayısı nedeniyle payları halka arz olunmuş sayılan ve payları borsada işlem gören anonim ortaklıklar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak nominal ya da primli değer üzerinden pay veya pay adı altında satışı yapılmış olan her türlü araç, 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun kaydileştirmeye ilişkin şartlarına tabi olmaksızın 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu ile 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında pay addolunur, bu ortaklıklara yapılan ödemeler pay karşılığı yapılmış kabul edilir ve ortaklık ilişkisi kurulmuş sayılır. Bu payların kaydileştirilmemiş olması ortaklık haklarına halel getirmeyeceği gibi ortaklık ilişkisinin kurulmadığı da iddia edilemez. Birinci fıkra kapsamında kurulmuş olan ortaklık ilişkileri hakkında; geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı veya primli pay satışı yapıldığı ileri sürülerek sebepsiz zenginleşme, haksız fiil, sözleşme öncesi görüşmelere aykırılık veya sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayalı olarak açılan ve kanun yolu incelemesindekiler dahil görülmekte olan menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yargılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır.” hükmü düzenlenmiş, aynı Kanun’un 52/1-h maddesinde de işbu hükmün yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği hükme bağlanmıştır.
Bu durum karşısında, mahkemece taraf iddia ve savunmalarının Sermaye Piyasası Kanunu’nun 16. maddesi ve anılan yasal düzenleme kapsamında değerlendirilerek sonucuna göre bir karar vermek üzere kararın re’sen bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre asıl ve birleşen dosya davalıları Bera Holding A.Ş., … ve asıl dosya davalısı … … vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın re’sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen dosya davalıları Bera Holding A.Ş., … ve asıl dosya davalısı … … vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.