Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/2563 E. 2019/7420 K. 25.11.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2563
KARAR NO : 2019/7420
KARAR TARİHİ : 25.11.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesince 28/12/2017 tarih ve 2017/1196-2017/1008 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı …’in ve bankada görevli başka çalışanların usulsüz krediler tesis ederek bankayı zarara uğrattıklarını ileri sürerek 15.410.514,65 EURO, 30.462.311,98 CHF (İsviçre Frangı) ve 190.724,92 TL zararın zarar tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş davalı …’ın ölümü üzerine işbu dosya ana dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiştir.
Mahkemece, davalı …’ın 09.01.2011 tarihinde vefat ettiği, bu nedenle usulüne uygun tebligatın yapılamadığı, mirasçılarının Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 03.02.2011 tarihli 2011/260 E 2011/221 K. sayılı veraset ilamına göre … ile … olduğu, adı geçen mirasçıların Ankara 13. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/289 E 2011/452 K. sayılı ilamı ile mirası kayıtsız şartsız reddettiği, davacı tarafça vefat eden … mirasçıları tarafından mirasın reddedilmiş olması nedeniyle terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi ve tasfiye memuru atanmasını teminen Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/78 tereke sayılı dosyasında dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonunda 2016/24 K. sayılı 02.06.2016 tarihli kararla müteveffa adına kayıtlı menkul ve gayrimenkul ile mevduat hesabı bulunmadığının belirlenerek hiçbir malvarlığı bulunmadığı anlaşılan muris …’in terekesinin tasfiyesinin borçlu olarak kapatılmasına karar verildiği, Tereke mahkemesince İİK’nin 254. maddesine dayalı olarak tereke tasfiyesinin kapanmasına karar verildiği için İİK’nin 255. maddesi gereğince iflas kapandıktan sonra tasfiyeden hariç kalmış bir mal bulunduğu haber alınırsa, iflas dairesinin o malı satabileceği ve daha sonra başkaca bir merasime gerek kalmaksızın bedelini eksik alan alacaklılara sırasına göre dağıtabileceği, sonuç olarak ölü davalı … terekesinde hiçbir malvarlığı bulunmadığından terekesinin tasfiyesinin borçlu olarak kapatılmasına karar verildiği, terekeye tasfiye memurunun atanmadığı, terekenin tasfiyesi yargılamasında davacının da tasfiye memuru atanmasına gerek olmadığı yönünde beyanda bulunduğu, kapatmanın kaldırılması yönünde açılan bir davanın da olmadığı gözetildiğinde davada husumetin yöneltilebileceği hasmın bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına mirasçıların, muris …’a mirasını red etmeleri nedeniyle TMK 612 maddesi gereğince, Ankara 7 Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/78 esas sayılı dosyasında iflas hükümlerine göre terekenin tasfiye edilmiş bulunmasına ve dosyada murise ait hiçbir mal varlığının bulunmaması nedeniyle terekenin tasfiyesinin borçlu olarak kapatılmış olmasına, gelinen bu aşamada İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/38 esas sayılı dosyasında diğer davalılar hakkındaki davanın sonuca etkili bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı harçtan muaf olması nedeniyle harç alınmasına yer olmadığına, 25/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.