Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/2555 E. 2021/2311 K. 11.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2555
KARAR NO : 2021/2311
KARAR TARİHİ : 11.03.2021

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 15.12.2016 gün ve 2014/1352 E. – 2016/755 K. sayılı kararı onayan Daire’nin 05.02.2019 gün ve 2017/1953 E. – 2019/847 K. sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 10.08.2001 tarihli sözleşme ile Türk Nippon Sigorta A.Ş.’nin %96’na tekabül eden hisselerini davalıdan devraldığını, hisselerin devrine ilişkin olarak düzenlenmiş bulunan sözleşmenin 19. maddesinde devir bilançosunda yer alması gerekirken yer almayan hususların tespiti halinde devrolunanın devreden davalıya bu miktarı rücu etme hakkı bulunduğunu, anılan madde kapsamında yapılan tespit ve değerlendirmeler sonucunda ayrılması gerekip de ayrılmayan karşılıklar, ödenmemiş faizler, muhtelif gelir iptalleri, kur farkı giderleri gibi şirket kâr-zararını dolayısıyla özvarlığını ve netice olarak da şirketin satın alma tarihi itibarıyla değerini doğrudan etkileyen tutarların (1.649.738.344.153) TL olduğunu ileri sürerek, müvekkili zararı olan (1.649.738.344.153)TL’nın hisse devir bedeli ödeme tarihi 05.10.2001 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile 45.906,61 TL’nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Taraf vekilleri, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen esas ilişkin karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
2-Dairemizin 05.02.2019 tarih 2017/1953 E. 2019/847 K. sayılı ilamında davacı tarafın iddiası ve davalı tarafın savunması özetlenirken dosya kapsamı ile uyumlu olmayan ifadelere yer verilmiş ise de söz konusu durumun maddi ve tesvit hatası niteliğinde bulunmasına, Dairemizce tarafların temyiz itirazlarının incelenmesi neticesi onama yönünde hüküm kurulmasının tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları ile dava dosyası kapsamı üzerinden yapılmış olmasına ve bu maddi hatanın düzeltilmesinin mümkün bulunmasına göre, Dairemiz ilamında yapılan maddi hatanın düzeltilmesi suretiyle işbu maddi hata düzeltim kararının Dairemizin 05.02.2019 tarih 2017/1953 E. 2019/847 K. sayılı ilamının eki sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen esasa ilişkin karar düzeltme isteminin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle Dairemizin 05.02.2019 tarih 2017/1953 E. 2019/847 K. sayılı ilamının davacı tarafın iddia ve davalının savunmasına ilişkin “….Davacı vekili, davalının dava dışı Rinerji Rize Elek. Üretim AŞ.’de 238 payı bulunduğunu, 31.03.2009 tarihinde 119 adet payın devrini taahhüt ettiğini, bu kapsamda hisse devir bedeli 390.000 TL ile sermaye artırımları sırasında ½ kısmına tekabül eden 147.100 TL’nin davalıya ödendiği halde hisse devrinin gerçekleştirilmediğini ileri sürerek, 537.100 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, hisse devir bedeli olarak nakit ödeneceği belirtilen 250.000 TL’nin müvekkiline ödenmediğini, sadece 140.000 TL’nin tahsil edildiğini, ayrıca sermaye artırımına ilişkin ödeme yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir….” kısmının Dairemiz ilamından çıkarılarak yerine “….Davacı vekili, müvekkilinin 10.08.2001 tarihli sözleşme ile Türk Nippon Sigorta A.Ş.’nin %96’na tekabül eden hisselerini davalıdan devraldığını, hisselerin devrine ilişkin olarak düzenlenmiş bulunan sözleşmenin 19. maddesinde devir bilançosunda yer alması gerekirken yer almayan hususların tespiti halinde devrolunanın devreden davalıya bu miktarı rücu etme hakkı bulunduğunu, anılan madde kapsamında yapılan tespit ve değerlendirmeler sonucunda ayrılması gerekip de ayrılmayan karşılıklar, ödenmemiş faizler, muhtelif gelir iptalleri, kur farkı giderleri gibi şirket kâr-zararını dolayısıyla özvarlığını ve netice olarak da şirketin satın alma tarihi itibarıyla değerini doğrudan etkileyen tutarların (1.649.738.344.153) TL olduğunu ileri sürerek, müvekkili zararı olan (1.649.738.344.153)TL’nın hisse devir bedeli ödeme tarihi 05.10.2001 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, TMSF’na ait T.Nippon Sigorta A.Ş. hisselerinin 10.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ile Sümerbank A.Ş. tarafından davacıya satıldığını ve hisse devirlerinin 04.10.2001 tarihinde gerçekleştirildiğini, davacı taraf taleplerinin hisselerin devrine ilişkin sözleşmenin 19. maddesine uygun olmadığını, davacı tarafından teklifin şirketin tüm kayıt ve belgeleri üzerinde yapmış oldukları incelemeler sonucunda oluştuğunu, dava dilekçesinde ileri sürülen hususların esasen şirketin değerine olumlu veya olumsuz yönde etkilemesinin söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir….” ibarelerinin yazılması suretiyle düzeltilmesine, işbu ilamın Dairemizin 05.02.2019 tarih 2017/1953 E. 2019/847 K. sayılı ilamının eki sayılmasına, aşağıda yazılı bakiye 31,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 520,95 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, davalıdan harç ve ceza alınmasına yer olmadığına, 11.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.