Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/1533 E. 2019/3760 K. 15.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1533
KARAR NO : 2019/3760
KARAR TARİHİ : 15.05.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 02/06/2015 tarih ve 2014/85-2015/347 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı Ziraat Bankası ile dava dışı Acar şirketi arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin ve davalının bu kredi sözleşemesini kefeil olrak imzaladıklarını, kredinin borçlusu tarafından ödenmemesi üzerine müvekkkilince 425.000,00TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin ödediği bu miktardan diğer davalının ödemesi gereken miktarın 49.325,00TL olduğunu ileri sürerek 49.325,00 TL’nin rucüen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin sadece 16/12/2009 tarihli 100.000,00TL tutarındaki kredi sözleşmesinde imzasının bulunduğunu, daha sonra 16/02/2010 tarihli kredi limitinin 500.000,00 TL’ye çıkartıldığını, 26/02/2010 tarihli kredinin limitinin 600.000,00 TL daha arttırılarak 1.200.000,00 TL’ye çıkartıldığını, ancak kredi arttırım sözleşmelerinde müvekkilinin imzasının bulunmadığını, kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı şekilde düzenlenmesi kefilin sorumlu olacağı miktarın ve azami hangi sürede sorumlu olacağının sözleşmede açıkça gösterilmesinin şart olduğunu, müvekkilinin sadece 16/12/2009 tarihli sözleşmeye imza attığını, buna göre müvekkilinin kefalet miktarının 100.000,00 TL olarak sınırlandırıldığını, müvekkilince yapılan ödemelerin de 100.00,00TL’yi aştığını, bu nedenle davacı talebinin haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalının hem ipotek veren hem de müteselsil kefil sıfatına haiz olduğu, kredi sözleşmesinde dört müşterek ve müteselsil kefil bulunduğu, toplam borç miktarının 525.769,75 TL olduğu, bu borcun 1/4’ünün 131.442,44 TL olduğu, her bir müteselsil kefile bu miktarda borç düştüğü, davalı …’in 100.769,75 TL ödeme yapmış olduğu, bu durumda TBK 587 ve devamı maddeleri gereğince 30.672,69 TL davacıya ödemesi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 30.672,69 TL’nin tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.571,44 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 15/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.