Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2019/1154 E. 2020/3341 K. 30.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1154
KARAR NO : 2020/3341
KARAR TARİHİ : 30.06.2020

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/06/2016 gün ve 2015/413 – 2016/789 sayılı kararı bozan Daire’nin 15/10/2018 gün ve 2017/989 – 2018/6331 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin İzmir Limanı 5335 teknik kütük no ve …isimli motor yatı 1995 yılında Sahil Güvenlik Komutanlığı Ege Deniz Bölge Komutanlığı TCSG-55 Bot Komutanlığına hibe ettiğini, motor yatın 1995 yılında bağışlanmış olmasına rağmen gerek Türk Kütük ve gerekse bağlama kayıtlarının halen davacı üzerinde bulunduğunu, davacının, tüm kayıtların kapatılarak Taşıtlar Vergi Dairesindeki kaydının silinmek üzere Taşıtlar Vergi Dairesine yazı yazılması için Denizcilik Müsteşarlığı İzmir Bölge Müdürlüğü’ne başvurduğunu, motorlu yatın teknik kütük kaydının 28.01.2004 tarihinde kapatıldığını, 1995 yılında bağışlanan motor yatın teknik kütük kayıtlarını 28.01.2004 tarihinde kapatılmasına ilişkin Denizcilik Müsteşarlığı İzmir Bölge Müdürlüğü 10.08.2007 tarihli kararının yerinde olmayıp iptalinin gerektiğini, 1995 yılında bağışlanan geminin bu tarih itibariyle gemi sicilinden silinmesi gerektiğini ileri sürerek …isimli motor yatın kütük kayıtlarının 1995 yılı itibariyle kapatılmasını ve terkinini, davalının 10.08.2007 tarihli kararın iptalini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, …isimli yatın davalı Denizcilik Müsteşarlığı İzmir Bölge Müdürlüğü tarafından 28.01.2004 tarihi itibariyle teknik kütüğünün kaydının kapatılmasına ilişkin 10.08.2007 tarihli kararın iptaline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, davalı kurum işleminin iptali istemine ilişkin olup davacı, İzmir 5335 Teknik Kütük Nolu yatın dava dışı Sahil Güvenlik Komutanlığı’na hibe edildiği 1995 yılından itibaren değil de 28.01.2004 tarihi itibariyle kaydının kapatılmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
İzmir Limanı 5335 Teknik Kütük Nolu …isimli motor yatın davacı adına tescilli olduğu, dosyaya sunulan 08.12.1997, 29.12.2003, 03.06.2016 tarihli Sahil Güvenlik Komutanlığı yazılarından anılan yatın 1995 yılından itibaren Sahil Güvenlik görevlerinde kullanılmak üzere teslim alındığı, davalı Kurumun 10.08.2007 tarihinde Taşıtlar Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne hitaben yazdığı yazıdan Gemi Sicil Nizamnamesinin 10. maddesine istinaden 28.01.2004 tarihi itibariyle yatın teknik kütük kaydının kapatıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, Taşıtlar Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün İzmir Deniz İşleri Bölge Müdürlüğü’ne hitaben yazdığı 21.04.1998 tarih ve 4135 sayılı yazıda, 5335 Teknik Kütük Nolu teknenin Sahil Güvenlik Komutanlığı’na verildiğinin anlaşıldığı belirtilerek teknenin kaydının silinip silinemeyeceği sorulmuş, yazıya Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın anılan teknenin sahil güvenlik görevlerinde kullanılmak üzere Komutanlıklarınca teslim alındığına dair 08.12.1997 tarihli yazı eklenmiştir. Davalı Kurumun 08.10.1998 tarihli cevabında anılan teknenin halen davacı adına kayıtlı olduğunun tespit edildiği belirtilmekle yetinilmiştir.
6762 sayılı TTK’nın 852. maddesi tescil için aranan esaslı şartlardan bir tanesinin mevcut olmaması halinde tescil edilmiş bir geminin terkini gerektiğini öngörmekte olup Gemi Sicil Nizamnamesinin 10. maddesinin son bendinde Devlet, belediye veya sair amme hükmi şahıslarına ait munhasıran bir amme hizmetine tahsis edilmiş olan gemilerin gemi siciline tescilinin caiz olmadığı düzenlendiğinden bir geminin munhasıran bir amme hizmetine tahsis edilmemiş olması tescil için gerekli esaslı şartlar arasındadır. Aynı Nizamnamenin 42. maddesi uyarınca Sicil Memurluğunca bir tescilin kanun hükümlerine muhalif olarak icrası neticesinde sicilin hakikate uymadığı anlaşıldığı takdirde, bu hususta sicile re’sen şerh verilecek, bir sicil kaydının muhtevası itibariyle kanunen gayricaiz olduğu anlaşılırsa bu kayıt da re’sen terkin edilecektir. Bu durumda 1995 yılından beri Sahil Güvenlik Komutanlığı bünyesinde hizmet veren dava konusu yatın Gemi Sicil Nizamnamesinin 10. maddesi son bendi uyarınca münhasıran bir amme hizmetine tahsis edildiği sabit olduğundan davalı Kurumun, davacı üzerinde görülen kütük kaydını 28.01.2004 tarihi itibariyle kapatması yerinde görülmediği gibi, Taşıtlar Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 21.04.1998 tarih ve 4135 sayılı yazısı ve ekindeki Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın anılan teknenin sahil güvenlik görevlerinde kullanılmak üzere Komutanlıklarınca teslim alındığına dair 08.12.1997 tarihli yazısını alan davalı Kurumun Gemi Sicil Nizamnamesinin “Bir kimsenin malik olarak tescil edilmiş olmasının doğruluğu hakkında şüphe, uyandığı takdirde sicil memuru re’sen lüzumlu araştırmalarda bulunur. Yapılan tahkikat neticesinde gemi sicilinin doğru olmadığı anlaşılırsa sicil memuru alakadarları sicilin tashihini talep etmeğe ve tashih için lüzumlu vesikaları tedarike davet eder.” şeklinde düzenlenmiş 24. maddesinin gereğini yerine getirmekte ihmal göstermesi sebebiyle davaya karşı çıkmasının TMK’nın 2. maddesinde öngörülen dürüstlük kuralı ile de bağdaşma Mahkeme kararı açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan davacı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 15.10.2018 gün ve 2017/989 E.- 2018/6331 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 15.10.2018 gün ve 2017/989 E.- 2018/6331 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, usul ve yasaya uygun bulunan yerel mahkeme kararının ONANMASINA, ödediği karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyen davacıya iadesine, davalıdan harç alınmasına yer olmadığına, 30/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.