Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/5549 E. 2019/1101 K. 13.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5549
KARAR NO : 2019/1101
KARAR TARİHİ : 13.02.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen …/07/2018 tarih ve 2018/501-2018/579 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının özelleştirme kapsamına alınması ve 20 ayrı dağıtım şirketine ayrılması kapsamında müvekkili ile davalı arasında ….07.2006 tarihinde “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi (İHDS)” akdedildiğini, anılan sözleşmenin üçüncü kişilerin hak iddialarını düzenleyen 7. maddesinde dağıtım faaliyetinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen iş ve işlemlerden kaynaklanan sorumluluğun dönemsel olarak paylaştırıldığını, anılan sözleşmeden önce dağıtım faaliyetlerin davalı tarafından yürütüldüğü sırada üçüncü kişinin elektrik akımına kapılarak ölmesi üzerine üçüncü kişinin mirasçıları tarafından davalı aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat istemli asıl ve ek davanın kabulüne karar verildiğini ve asıl davaya istinaden ….392,87 TL ve ek davaya istinaden ….198,45 TL’nin müvekkili tarafından icra dosyasına ödendiğini ileri sürerek bu meblağların ve iki dava için toplam 4.660,08 TL temyiz harç ve masraflarının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı şirketin özelleştirilmesinin hisse satışı suretiyle gerçekleştirildiğini ve İHDS hükümleri uyarınca müvekkilinden talepte bulunulamayacağını, ayrıca davacı tarafından düzenlenen devre esas bilanço ile geçmişe yönelik borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ….392,87 TL’nin 27.07.2009 ödeme tarihinden itibaren, ….198,45 TL’nin 20.07.2010 ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine dair verilen önceki karar kesinleştiğinden bu yönde yeniden hüküm tesisine yer olmadığına, davacının 14…..2004 tarihinde ödediği ….660,… TL bakiye karar harcının, ……..2004 tarihinde ödediği 108,00 TL temyiz harcının, ……..2007 tarihinde ödediği 82,20 TL temyiz masrafının, 16…..2008 tarihinde ödediği 398,20 TL onama harcının, ….11.2009 tarihinde ödediği 411,43 TL bakiye karar harcının ödeme tarihlerinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davlalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınmadığı anlaşılan 318,33 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, …/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.