Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/5306 E. 2020/3954 K. 08.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5306
KARAR NO : 2020/3954
KARAR TARİHİ : 08.10.2020

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul (Kapatılan) 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 22.12.2016 tarih ve 2012/120 E. – 2016/269 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nce verilen 26.09.2018 tarih ve 2017/1543 E. – 2018/1966 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 15.09.2020 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacılar vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, yönetmeni ve senaryo yazarı … yapımcısı ise Vela Film Ltd. olan ve balkanlarda Sırp’ların yaptığı katliamları konu alan GÖLGELER adlı filmin büyük maliyetler ve emeklerle ve Kültür Bakanlığının desteğiyle çekilmesinden sonra 16 Aralık 2007’de 26 kutu film negatifinin yıkanmak üzere davalı şirket çalışanı Bora Büyükdikbaş’a makbuz karşılığı teslim edildiğini, filmin negatiflerin kaybolduğundan habersiz olarak müvekkilinin çekimlere devam ettiğini ve Kasım 2008’de çekimleri tamamladıklarını, sonradan çekilen 13 kutu film negatifini de 2 Aralık 2008’de davalı şirkete teslim ettiklerini, ancak 26 kutu film negatifinin davalı şirket tarafından kaybedildiğini, bu konuyla ilgili İstanbul 6. Asliye Ceza Mahkemesinde ceza yargılaması yapıldığını ve 2009/832 E. sayılı dosyada filmin davalı şirket tarafından kaybedildiğinin sabit olduğunun, 26 kutuluk film negatifinin kaybolması nedeniyle filmin bütünlüğünün bozulduğunu ve filmin yeniden çekilmesi gerektiğini, 2007 yılı rakamlarına göre film bütçesinin 2 milyon TL olduğunu, filmin çekimi için 3 yıl harcandığını, uğranılan zararların tazmini gerektiğini, yoksun kalınan kâr’ın ve manevi zararın da tazmini gerektiğini” iddia ile bilirkişi incelemesiyle böyle bir filmin yaklaşık olarak kaç TL’ye çekilebileceğinin tespiti ile yapılan masraflar için şimdilik 1.000.000 TL maddi tazminatın, ihtarname tebliğ tarihi olan 29.06.2009 tarihinden itibaren TCMB kısa vadeli krediler avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, eğer film davalı tarafça kaybedilmediyse, müvekkillerinin filmden elde edecekleri gelirin yaklaşık olarak ne kadar olacağının da tespit edilerek şimdilik 200.000 TL mahrum kalınan kâr’ın davalıdan tahsil edilerek davacılara verilmesini, filmin kaybedilmesi nedeniyle hem kişilik haklarına saldırı hem de eserin yok edilmesinden dolayı müvekkilinin duyduğu üzüntü ve yaşadığı psikolojik bunalım nedeniyle 200.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini, kesinleşen İstanbul 6.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/831 E., 2011/370 K.sayılı kararı gözetilerek dava değeri kadar ihtiyati haciz kararı verilmesini, verilecek kararın 2 gazetede ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, ceza mahkemesince beraat kararı verildiğini, davacı tanığı …ın beyanı, alınan bilirkişi raporları, karşılıklı ihtarnameler, her 2 yanın tanıklarının beyanları ve tüm delillere göre “her ne kadar film negatiflerinin davalıya teslim edildiği sabit ise de, taraflar arasında yapılacak işlemle ilgili herhangi bir sözleşme yapılmadığı, sektördeki teamüle göre genellikle negatif filmleri teslim eden yönetmenin banyo yapıldıktan sonra filmleri bizzat teslim aldığına dair bilirkişi mütalaası, 26 kutu negatif filmin teslim edildiği, 2007 yılı Aralık ayından itibaren ihtarname tarihine ve bu tarihle örtüşen Kültür Bakanlığı yazışmaları ve savcılık şikayet tarihine kadar yaklaşık 1,5 yıl süre ile 26 kutu filmin teslim alınmamış olması ve sessiz kalınmasının, hayatın olağan akışına uygun olmaması, filmlerin davalıda kaybolduğunun net olarak belirlenememesi, telesine işlemi için filmlerin Sinemaj şirketine gönderildiğinin de net olmaması, dolayısıyla 818 sayılı BK gereği davalının sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş; bu karara karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İstanbul (Kapatılan) 3.Fikri Sınâi Haklar Hukuk Mahkemesinin 22.12.2016 tarih ve 2012/120 Esas, 2016/269 Karar sayılı kararının vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacılar vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 18,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 08.10.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.