Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/4662 E. 2019/5952 K. 30.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4662
KARAR NO : 2019/5952
KARAR TARİHİ : 30.09.2019

MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 02/10/2017 tarih ve 2016/203 E- 2017/331 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesince verilen 12/07/2018 tarih ve 2018/157 E- 2018/840 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin “SAMİ ŞAHİN” ibareli marka başvurusuna müvekkilince, “ŞAHİN” asıl unsurlu tanınmış markalarına ve benzerlik ile kötüniyete dayalı olarak yapılan itirazın davalı Kurum tarafından nihai olarak reddedildiğini, markalardaki ŞAHİN figürünün ise birebir aynı olduğunu, başvuru sahibinin kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, YİDK’in 2016-M-2794 sayılı kararının iptaline, davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı TPMK vekili, markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde bir benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemişir.
Davalı şirket vekili, davacının itirazına mesnet markaların kapsamlarındaki mal ve hizmetler ile müvekkilinin başvurusu kapsamındaki mal ve hizmetlerin benzer olmadıklarını, davacının pastırma ve sucuk alanında tanınmış olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalının “Sami Şahin+şekil” ibareli başvuru markası ile davacının “ŞAHİN” ve “ŞAHİN+şekil” ibareli markaları arasında 2014/98310 sayılı marka kapsamında yer alan 35. sınıftaki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil). Büro hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri (ithalat-ihracat, acente hizmetleri dahil). Ticari ve sınai ürünler için eksperlik hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.” yönünden biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, 21, 26 ve 35.06 sınıflar yönünden ise işaret benzerliği olmasına rağmen mal/hizmet benzerliği olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK’in 2015-M-2794 sayılı kararının dava konusu 2014/98310 sayılı marka kapsamında yer alan 35. sınıftaki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler (ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri dahil). Büro hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri (ithalat-ihracat, acente hizmetleri dahil). Ticari ve sınai ürünler için eksperlik hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.” yönünden iptaline ve bu sınıflar yönünden markanın hükümsüzlüğüne, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiş, karara karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesince, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesinde; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı kurum ve şirket vekilleri temyiz etmiştir.
Dava, marka başvurusuna itirazın reddine dair YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davacının “ŞAHİN” esas unsurlu markaları ile davalı şirketin tescil başvurusunu yaptığı ”SAMİ ŞAHİN” ibaresinden oluşan markanın 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzer olduğu ve 35. sınıfın alt grubundaki hizmet sınıfları yönünden benzerliğin oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesine göre, tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa tescilli marka sahibinin itirazı halinde sonraki tarihli başvuru reddedilir.
Somut uyuşmazlıkta, dava konusu başvuru markası “SAMİ ŞAHİN” ibaresinden oluşan ad-soyad markasıdır. Başvuruya itiraz eden davacı şirketin itiraza dayanak markaları da “ŞAHİN” esas unsurundan oluşmaktadır. Taraf markaları kapsamında bulunan ortak “ŞAHİN” ibaresi öncelikle ülkemizde yaygın kullanılan bir soyadı olduğu gibi, aynı zamanda bir hayvan ismi olarak bilinmektedir. Davalı şahsa ait başvuru markası ise, davalı şirketin yetkilisinin ad ve soyadından oluşturulmuş, tamamen farklı algıya yol açan bir ad-soyad markasıdır. Bu halde, taraf markaları arasında ortalama tüketici nezdinde bıraktıkları genel izlenim itibariyle karıştırılma ihtimali bulunmadığının kabulü gerekirken, yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli olmamış ve hükmün davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı kurum ile davalı şirket vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 30/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.