Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/3253 E. 2019/4856 K. 26.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3253
KARAR NO : 2019/4856
KARAR TARİHİ : 26.06.2019

MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Ankara 11. Tüketici Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 03/04/2018 tarih ve 2017/512-2018/858 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı …Ş. vekili, fer’i müdahil … vekili ve ihbar olunan OYAK vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının devraldığı Yurt Ticaret ve Kredi Bankası ile yaptığı mevduat sözleşmesi uyarınca 1999 yılında vadeli 5.259,25 TL yatırdığını, bankanın bilgisizliğinden faydalanarak parayı off-shore hesabına yatırmış olduğunu Devlet tarafından bankaya el konulmasıyla öğrendiğini, banka yöneticilerinin ceza yargılamasıyla mahkum olduğunu, Yurt Ticaret ve Kredi Bank A.Ş’nin … tarafından el konulmasından sonra İNG Bank A.Ş. devredildiğini ileri sürerek 5.259,25 TL’nin 04.08.1999 tarihinden itibaren işleyecek dönemsel ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı …Ş. vekili, fer’i müdahil … vekili ve ihbar olunan OYAK vekili davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının davalı bankanın Ankara Şubesi ile 04.08.1999 tarihinde mevduat sözleşmesi düzenlediği, bankaya yatırılan bedelin Yurt Security Off-Shore Bankasına aktarıldığı, 04.08.1999-07.09.1999 tarihleri arasında %91 oranında faiz yürütüleceğinin anlaşıldığı, Yurtbank A.Ş. yönetiminin Yurt Security Off-Shore adlı bankanın paravan bir banka olduğunu bildiği halde bu banka adına mevduat toplamak suretiyle davacının zararına neden olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 5.259,25TL’ye 04.08.1999 tarihinden itibaren işleyen değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı …Ş. vekili, fer’i müdahil … vekili ve ihbar olunan OYAK vekili temyiz etmiştir.
1-Bir davada kararı temyiz etme hakkı, yalnız taraflara veya hüküm ile kendisine mükellefiyet yüklenen veya bir hakkı ihlal edilen kimseye veyahut kanunun açıkça belirttiği mercilere aittir. Temyiz isteminde bulunan … davada ihbar olunan konumunda olup, karar başlığında davalı olarak gösterilmemiş, aleyhine de hüküm kurulmamıştır. O halde, ihbar olunan … vekilinin kararı temyiz etmekte hukuki yararı bulunmadığından temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı …Ş. ve fer’i müdahil … vekillerinin temyiz istemlerine gelince, dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı …Ş. ve fer’i müdahil … vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
3-Davacı vekili, davacının 04/08/1999 tarihinde Yurtbank A.Ş’ye yatırılan 5.259,25 TL’nin yatırıldığı tarihten itibaren değişen oranlarda kısa vadeli kredilere uygulanan avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, mahkemece davanın kabulü ile 5.259,25 TL’nin 04/08/1999 tarihinden itibaren işleyen değişen oranlı avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Ancak, davaya konu uyuşmazlık, gerek 6762 sayılı Kanun’un 4 ve 21/2. maddeleri ve gerekse de 6102 sayılı Kanun’un 4. ve 19. maddeleri açısından ticari iş niteliğinde ise de, 3095 sayılı Yasa’nın 2/3. maddesinde, arada sözleşme olmasa bile, ticari işlerde temerrüt faizinin, TCMB’nin kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz oranı olduğu belirtilmiş iken 15.12.1999 tarih ve 4489 sayılı Yasa ile 3095 sayılı Yasa’da yapılan değişiklik ile, 01/01/2000 tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanacak temerrüt faiz oranı, TCMB’nin kısa vadeli avans işlemlerine uyguladığı faiz oranı olarak değiştirilmiştir. Bu durumda, davalıdan tahsili gereken meblağa 04/08/1999 tarihinden 01/01/2000 tarihine kadar reeskont oranında temerrüt faizi, bu tarihten sonra ise avans işlemlerine uygulanan faiz oranında temerrüt faizi işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde faize hükmedilmesi doğru olmamıştır.
4- Ayrıca, davalı banka 5411 sayılı Kanun’un 140. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu halde harç ile sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
Bu nedenlerle, yerel mahkeme kararının davalı …Ş. ve fer’i müdahil … yararına bozulması gerekiyor ise de, anılan yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK 438/7. madde uyarınca yerel mahkeme kararının aşağıda gösterilen şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan OYAK vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı …Ş. vekilinin ve fer’i müdahil … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı …Ş. ve fer’i müdahil … vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararı hüküm bölümünün 1. bendinde yer alan “ …04/08/1999 tarihinden itibaren işleyen değişen oranlı avans faizi ile…” ibaresinin hükümden çıkarılarak, yerine “…04/08/1999 tarihinden 01/01/2000 tarihine kadar reeskont faiz oranı, 01/01/2000 tarihinden itibaren avans faiz oranı ile…” ibaresinin eklenmesine, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı …Ş. vekilinin temyiz isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararı hüküm bölümü 4. bendinin tamamen çıkarılarak yerine “Davalı banka harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,” yazılmak sureti ile kararın davalı …Ş. ile fer’i müdahil … yararına bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı …’a iadesine, 26/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.