Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/2832 E. 2019/394 K. 16.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2832
KARAR NO : 2019/394
KARAR TARİHİ : 16.01.2019

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … 2. Asliye Hukuk Mahkemesince (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) verilen 19/10/2017 tarih ve 2016/403 E – 2017/217 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nce verilen 14/03/2018 tarih ve 2018/476-2018/251 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirket tarafından müvekkilinden para tahsil edildiğini, müvekkilinin bu nedenle davalı şirket aleyhine … Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtığını, davalının 22.200,00 Euro anaparayı 27/05/2005 işleyecek temel faiz oranına ek olarak % 4 faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verdiğini, davalı vekiline tebligat yapıldığını ve kararın 25/02/2010 tarihinde kesinleştiğini ileri sürerek, … Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının ve aynı kararın eki olan yargılama masraflarına dair kararın usulüne uygun onanmış tercümesinin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yabancı mahkeme kararına konu teşkil eden ihtilafta Türk Mahkemelerinin münhasıran yetkili olduğunu, kararın tenfizinin mümkün olmadığını, kamu düzenine aykırılık bulunduğundan tenfiz şartlarının mevcut olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, tenfiz şartlarının bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, … Asliye Hukuk Mahkemesi 26. Sivil Hukuk Dairesi’nin 326 O 229/08 no’lu dosyasından verilen kararın tanınmasına ve tenfizine karar verilmiş; 15/12/2017 tarihli ek karar ile ilk derece mahkemesinin gerekçeli hükmün 1. bendinde tenfiz edilen kararın tarihinin 16/04/2009 olduğunun tavzihine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü tüm istinaf sebeplerinin yerinde olmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 16/01/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.