Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/2784 E. 2019/4189 K. 10.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2784
KARAR NO : 2019/4189
KARAR TARİHİ : 10.06.2019

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 29/05/2017 tarih ve 2015/616 E – 2017/423 K. sayılı kararın davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nce verilen 22/03/2018 tarih ve 2017/911-2018/234 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili ile davalının mobil telefon hizmeti sunarak aynı alanda birbirlerinin rakibi olarak faaliyet gösterdiklerini, davalının görsel mecralarda “LG G3” başlıklı reklamlar yayınlamaya başladığını, bu reklam filminin TTK’nın 55. maddesi ile 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna aykırı olduğunu, zira davalının reklamda “numarasını Avea’ya taşıyanlar bir yıl boyunca tarife ücreti ödemeyecek” şeklinde vaadde bulunduğunu, halbuki kampanya sırasında faturaların sadece 50,00 TL’ye kadar vergiler dahil olarak karşılandığını, 50,00 TL’nin üstündeki faturaların tüketici tarafından ödeneceğinin reklamda ana vaad kısmında belirtilmediğini ve reklamın eksik bilgi içerdiğini, TTK 54 ve 55. maddelerine göre dürüstlük kurallarına aykırı reklam ve satış yöntemlerinin, gerçek dışı ve yanıltıcı beyanlarla yapılan karşılaştırılmalı reklamların, kampanyaların yanlış ve eksik takdim edilmesinin haksız rekabete sebebiyet verdiğini, reklamın oluşturduğu haksız rekabetin müvekkili Şirketi maddi ve manevi olarak zarara uğrattığını ileri sürerek davalının “LG G3” başlıklı reklamının haksız rekabet oluşturduğunun tespitine ve menine, şimdilik 10.000, TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ve kararın ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalı Şirketin “LG G3” başlıklı reklamının davacının da aynı iş alanında faaliyette bulunmasından dolayı, içeriğindeki 50,00 TL’ye kadar faturanın karşılandığı ifadesinin ana vaadden ayrı olarak yer alması ve ana vaad kadar dikkat çekici olmaması nedeniyle haksız rekabet oluşturduğu, ancak davacının, davalı reklamından ötürü maddi zarar gördüğünü kanıtlayamadığı, manevi tazminatın koşullarının ise dava konusu olayda gerçekleştiği, TTK 56/1.e maddesi gereğince manevi tazminat miktarının tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınmak sureti ile ve TBK’nın 57 vd. hükümleri göz önünde bulundurulmak sureti ile takdir edilmesi gerektiği gerekçesiyle, davalının medya organlarında yayınlanan “LG G3” başlıklı reklamının haksız rekabet yarattığının tespiti ile haksız rekabetin menine, davacının maddi tazminat isteminin reddine, 2.000,00TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, haksız rekabete ilişkin karar özetinin karar kesinleştiğinde tüm Türkiye’de yayın yapan üç büyük gazetede ilanına karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre; davalı Şirketin sesli reklamlarında “LG’ nin en yeni telefonu G3′ ü almak için numarasını Avea’ya taşıyanlar 1 yıl boyunca tarife ücreti ödemiyor” ifadesine yer verildiği ve bu ifadenin reklamın 7. saniyesinde başlayıp 19. saniyesine kadar devam ettiği, 19. saniyenin bitiminde de “Siz de Avea’ ya gelin, bu kaçırılmayacak fırsatla G3’e sahip olun” cümlesine yer verildiği, ancak kampanyanın en önemli ayrıntısı olan 50,00 TL’yi geçmeyen faturaların karşılanacağının ana vaadde belirtilmediği, yine görüntü reklam filminde, kadrajın sol alt tarafında yazılı olarak yer alan ve hareketsiz duran “Aylık tarife ücretinin vergiler dahil 50,00 TL’ye kadar olan kısmı karşılanacaktır” ifadesine yer verildiği, kadrajın sağ üst bölümünde ise kırmızı çerçeve ile vurgulanan “1 yıl tarife ücreti yok” yazısının ana vaad olan “G3′ ü almak için numarasını Avea’ya taşıyanlar 1 yıl boyunca tarife ücreti ödemiyor” sesli ifadesiyle pekiştirildiği, reklamda 16 saniye boyunca dış sesin konuşmasına rağmen sesli ifadede aylık tarifenin 50,00 TL’ ye kadar olan kısmının karşılanacağına yer verilmeyip sadece 1 yıllık tarife ücretinin olmadığına dikkat çekildiği ve bu durumun tüketiciyi yanıltıcı nitelikte olup TTK’nın 55/1.a.3 maddesine göre aynı sektörde faaliyet gösteren davacı açısından haksız rekabet teşkil ettiği, İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönüyle yerine olduğu ancak; davalının haksız eylemleri neticesinde davacının maddi zarara da uğramış olduğu ve TTK’nın 56/1-d maddesi uyarınca maddi tazminat talep etme hakkının bulunduğu dikkate alınmaksızın salt davacının gerçek zararının fiilen tespit edilemediği gerekçesiyle maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı; tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurularak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50. ve 51.maddeleri uyarınca takdiren hakkaniyete uygun bir maddi tazminatın belirlenmesi gerektiği; manevi tazminata ilişkin talebe gelince, dava konusu reklamda davalının ürünleri ile bir karşılaştırma yapılmadığı, davalının ürünlerinin kötülenmediği, reklamın sadece tüketiciye yönelik olduğu, dolayısıyla davacının kişilik haklarına bir saldırı niteliğinde olmadığı gerekçesiyle, davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile; İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29.05.2017 tarih ve 2015/616 E. – 2017/423 K. sayılı kararının HMK 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile; davalının medya organlarında yayınlanan LG G3 başlıklı reklamının haksız rekabet yarattığının tespiti ile haksız rekabetin menine, 10.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat isteminin reddine, haksız rekabete ilişkin karar özetinin karar kesinleştiğinde tüm Türkiye’de yayın yapan üç büyük gazetede ilanına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 341,55 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/06/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.