Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/2672 E. 2019/4267 K. 11.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2672
KARAR NO : 2019/4267
KARAR TARİHİ : 11.06.2019

MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 20/09/2017 tarih ve 2016/434 E. – 2017/327 K.
sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 05/04/2018 tarih ve 2017/1561-2018/388 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı …’ın “FİTPARA FİTMONEY” ibareli markanın 09, 35, 36 ve 38. sınıflarda tescili için 2015/50518 numara ile davalı Kuruma başvuruda bulunduğunu, başvuruya karşı yaptıkları itirazın nihai olarak YİDK’nın 22/09/2016 tarih 2016-M-9192 sayılı kararı ile reddeddildiğini, müvekkilinin “MONEY” ibareli seri ve tanınmış markaları olduğunu, markalar arasında 556 sayılı KHK 8/1-b kapsamında iltibas ihtimali bulunduğunu, davalının başvurusunun 556 sayılı KHK 35/1 madde kapsamında kötü niyetli olduğunu ileri sürerek YİDK’nın 22/09/2016 tarih 2016-M-9192 sayılı kararının iptaline, davalının markasının tescil edilmesi halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, “FİTPARA FİTMONEY” markasının tüketici nezdinde iltibasa neden olma ihtimalinin, ayniyet ve benzerliğinin bulunmadığını, markaların karıştırma ihtimali olmadığını, davacı markalarında “PARA” ibaresi geçmediğinden anlamsal, görsel ve işitsel benzerlik bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, tarafların markalarının birbirinden farklı olduğu, başvurunun kötüniyetli olduğunu gösteren bir emarenin bulunmadığı, başvurunun tescilinin davacının markalarıyla iltibasa sebebiyet vermeyeceği, onun tanınmışlığından yararlanmayacağı, ona zarar vermeyeceği, ticaret unvanı ile farklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 11/06/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.