Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/2608 E. 2019/3871 K. 20.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2608
KARAR NO : 2019/3871
KARAR TARİHİ : 20.05.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Serik 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 01/02/2018 tarih ve 2017/149-2018/634 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine faturaya dayalı takip başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, müvekkilinin hesaplarına haciz konulması üzerine takipten tesadüfen haberdar olduğunu, müvekkilinin takip konusu faturaya dayalı olarak davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, taraflar arasında bir ilişkinin de olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından davacı aleyhine faturaya dayalı olarak ilamsız takip başlatılmışsa da, davacının taraflar arasındaki akdi ilişkiyi ve dolayısıyla da borcu inkar ettiği, belirtilen hususları ispat yükünün davalı alacaklıya düştüğü, tek taraflı olarak fatura düzenlenip, ticari defterlere kaydedilmesinin akdi ilişkinin varlığını ispata yeterli olmadığı, faturanın davacıya tebliğ edildiğine dair bir belge bulunmadığı gibi, taraf ticari defterlerinin bilirkişi marifetiyle incelenmesi neticesinde takip konusu faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalının akdi ilişkiyi yazılı delillerle ispat edemediği, tanık dinlenmesi hususunun ise ancak akdi ilişkinin ispatı halinde mal teslimi konusunda olabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının vaki takip sebebiyle borçlu olmadığının tespitine ve şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davalı yanca cevap dilekçesinde yemin deliline dayanılmamış olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 162,63 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 20/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.