Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/2402 E. 2019/3927 K. 20.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2402
KARAR NO : 2019/3927
KARAR TARİHİ : 20.05.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08/09/2015 tarih ve 2013/706-2015/642 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı … vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı … vekili, Bonnyfood Teknoloji Danışmanlık Gıda ve İhtiyaç Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş.’nin 22.6.2014 tarihli olağan genel kurul toplantısında davalı … ile dava dışı …ve davacı … ile dava dışı …’in yönetim kurulu üyesi olarak seçildiğini, davalıların genel kurul toplantısı tutanağında sahtecilik yapmak suretiyle (tescilde verilen tutanağın ilk sayfasını değiştirmek) …, …ve …’u yönetim kurulu üyesi olarak bildirdiklerini, …’in isminin yer aldığı ilk sayfayı ibraz etmeyerek bu kişinin yönetim kurulu üyesi olarak tescilini engellediklerini, şirketi resmi olarak da ele geçirmek için girişimde bulunulduğunu, davalıların notere yalan beyanda bulunarak yeni bir yönetim kurulu karar defteri tasdik ettirip bir takım kararlar aldıklarını, oysa şirketin tasdikli yönetim kurulu karar defteri ve bu karar defterinde boş yapraklar bulunduğunu, davalıların usulsüz olarak aldıkları bu kararların tescil ve ilanı için aynı gün İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne müracaat ettiklerini, davalılar tarafından alınan bu kararların batıl ve yok hükmünde olduğunu, müvekkiline toplantı çağrısı yapılmadığını, TTK’nın 390 hükmüne uygun bir yönetim kurulu toplanmadan şirket için hayati önemdeki çok sayıda karar alındığını, bu kararların bir kısmının doğrudan doğruya genel kurulun yetkisinde olduğunu, bu toplantıya şirketi fiilen idare için görevli yönetim kurulu üyesinin katılımı sağlanmayarak müvekkilinden gizli işlemler yapıldığını, alınan kararların kısmen genel kurulun yetkisinde olan ve tüm yönetim kurulu üyelerinin iştirakı ve olumlu yönde oy kullanması halinde alınabilecek kararlar olduğunu, yönetim kurulu üyesinin iştiraki sağlanmadan yada kendisine çağrı yapılmadan alınmış olan yönetim kurulu kararlarının hiç bir geçerliliğinin olmadığını ileri sürerek Kadıköy 30. Noterliğinden 8.5.2013 tarih ve 27905 yevmiye sayılı ile tasdikli 7.5.2013 tarih ve 01 sayılı yönetim kurulu kararının ve Bakırköy 27. Noterliğinden 8.5.2013 tarih ve 9131 sayı ile 7.5.2013 tarih ve 02 sayılı yönetim kurulu kararının yok hükmünde ve batıl olduğunun tespiti ile iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … vekili, davacı olarak gösterilen Bonnyfood Teknoloji Danışmanlık Gıda ve İhtiyaç Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş.’yi temsile yetkili bir kimse bulunmadığını, şirketin bu davada aktif husumete ehil olmadığını, davacı …’unda yasal olarak huzurdaki davada şirketi temsile ehliyetinin bulunmadığını, dava dilekçesinde ileri sürülen genel kurul toplantısının aslında yapılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’a usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmesine rağmen duruşmaya gelmediği gibi herhangi bir cevapta vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, şirketin davacı değil davalı olmasının gerektiği, buna göre Bonny-food’un aktif dava ehliyetinin bulunmadığı, …’un aktif dava ehliyeti olduğu, fakat Bonnyfood hasım gösterilmediği için davanın bu kez pasif husumetten reddi gerektiği, dava konusu iki yönetim kurulu kararının yokluğu veya butlanı sonucunu doğuracak herhangi bir sakatlığın bulunmadığı gerekçeleriyle davacı Bonnyfood Teknoloji Danışmanlık Gıda ve İhtiyaç Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş. tarafından davalılar … ile … aleyhine açılan davanın aktif husumet ehliyeti olmadığından reddine, davacı … tarafından açılan davanın davaya konu yönetim kurulu kararlarını yokluğu veya butlanı sonucu doğuracak herhangi bir sakatlığı bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı … vekili temyiz etmiştir.
Dava, yönetim kurulu kararının butlanının tespiti davasıdır. Yönetim kurulunun kararının butlanına ilişkin açılacak davada hem 6762 sayılı T.T.K. döneminde ve hem de 6102 sayılı T.T.K. döneminde davalı olarak şirketin gösterilmesi zorunludur. Burada ne kararı alan veya karara olumlu oy veren üyeler, ne genel kurul, ne yönetim kurulu davalı sıfatına sahiptir (Yargıtay 11. H.D.; 20/09/1993 tarih, 6323 E.-5717 K. sayılı karar, Eriş-2010, cilt III, s.2714 ). Bu bağlamda somut olaya bakıldığında; davanın pasif husumet ehliyeti bulunmayan kişilere karşı açıldığı anlaşılmakla, davacı …’un açtığı davanın bu gerekçeyle reddi gerekir ise de, yazılı gerekçeyle reddi doğru olmamıştır. Ancak bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden sonucu itibariyle doğru bulunan hükmün gerekçesi açıklanan şekilde değiştirilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan hükmün HMK 370/son maddesi uyarınca açıklanan değişik gerekçeyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı …’dan alınmasına, 20/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.