Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2018/2276 E. 2019/3764 K. 15.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2276
KARAR NO : 2019/3764
KARAR TARİHİ : 15.05.2019

MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21/02/2017 tarih ve 2015/322 E. – 2017/50 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 01/03/2018 tarih ve 2017/1393-2018/215 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin, “PROMENA” esas unsurlu, 09, 16, 21, 35, 36, 38, 41, 42, 44 ve 45. sınıf mal ve hizmetlerde geçerli markaların sahibi olduğunu, davalı tarafça yapılan 2013/109287 sayılı, 01, 02, 19, 20, 37, 39 ve 43. sınıf bir kısım mal ve hizmetlerde geçerli, “PROMİNA” ibareli marka başvurusuna, müvekkili şirketçe iltibas ve tanınmışlık hukuki sebeplerine dayanılarak yapılan itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı ve nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek YİDK’nın 2015-M-3972 sayılı kararının iptaline ve anılan marka tescil edilmiş ise hükümsüzlüğü ile sicilden terkin edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı TPMK vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı vekili, müvekkili markası ile davacı markaları arasında bütüncül değerlendirilme yapıldığında bir benzerlik bulunmadığını, sınıfsal olarak markalar arasında örtüşme bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davacı tarafa ait “PROMENA” esas unsurlu markalar ile davalı tarafa ait “PROMINA” ibareli başvuru arasında gerek kapsadıkları hizmetler bakımından gerekse marka işaretleri bakımından, görsel, işitsel ve kavramsal benzerliğin bulunduğu, ortalama düzeydeki tüketicinin, mal ve hizmetlerin aynı işletmeden veyaekonomik veya ticari olarak bağlantılı işletmelerden geldiği yanılgısına düşebileceği, bu nedenlerle 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesinin uygulanma koşullarının somut uyuşmazlıkta gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne, YİDK kararının iptaline, 2013/109287 sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı TPMK vekili ve diğer davalı vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesinin uygulanma koşullarının somut uyuşmazlıkta gerçekleştiği gerekçesi ile davalı TPMK vekili ve diğer davalı vekilinin istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı TPMK vekili temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre davalı TPMK vekilince yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından davalı TPMK vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, YİDK kararı iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, alınan 20.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda davacı adına tescilli itiraza mesnet “PROMENA” asıl unsurlu markalarının işareti ile davalı şirket tarafından başvurusu yapılan “PROMİNA” markasının işareti arasında benzerlik bulunduğu, başvuru kapsamında yer alan “(02) matbaa boyaları ve mürekkepleri, Boyalar, vernikler, laklar, pas önleyiciler, ahşabı koruyucu maddeler, boyalar için bağlayıcı ve inceltici maddeler, boya pigmentleri, metali koruyucu maddeler, ayakkabı boyaları; tonerler (dolu halde toner kartuşları dâhil); besin maddelerini, ispençiyari ürünleri ve içecekleri boyamaya mahsus maddeler. (19) Yollar için metal, mekanik ve aydınlatmalı olmayan trafik işaretleri. (20) Ahşap veya sentetik malzemeden mamul panolar, resimler, tablolar için çerçeveler, kimlik kartları, künyeler, isimlikler, etiketler. (20) Sepetler, balıkçı sepetleri. (43) Hayvan bakım evleri hizmetleri” mal ve hizmetlerin davacı markalarının kapsamında yer alan mal ve hizmetler arasında benzerlik/ayniyet ilişkisinin bulunduğu tespit edilmiştir. Mahkemece, anılan rapora itibar edildiği halde, karar yerinde gerekçesi tartışılıp açıklanmadan anılan raporda farklı olduğu belirtilen mal ve hizmetler yönünden de 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi uyarınca kurum kararının iptaline ve markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı TPMK vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı TPMK vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı TPMK’ya iadesine, 15/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.