Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/979 E. 2018/7530 K. 03.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/979
KARAR NO : 2018/7530
KARAR TARİHİ : 03.12.2018

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 14/05/2015 gün ve 2014/1140 – 2015/394 sayılı kararı bozan Daire’nin 28/11/2016 gün ve 2015/11856 – 2016/9175 sayılı kararı aleyhinde davalılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar vekili, tarafların ortak olduğu …ve Dış Tic. Ltd. Şti.’de davalıların 26/09/2011 tarihinde davacılar ile birlikte 5 yıllığına şirket müdürü olarak seçildiklerini, davacıların 2012 yılında görevlerinden istifa etmelerinin ardından davalıların oy birliği ile şirkete müdür olarak atandıklarını, bu toplantı öncesinde davacıların 2012 yılı bilançosunu incelediklerinde şirketin gayri faal olmasına rağmen stoklarında artış olduğunu ve borçların buna paralel arttığının toplantıda belirtildiğini, ancak yeterli açıklama yapılmadığını, gayri faal olan şirkete 420.000 TL bedelde stok mal alınmasının açıklamasının olamayacağını, davalıların şirketi zarara uğrattıklarını ileri sürerek şimdilik 10.000 TL’nin davalılardan tahsili ile şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur.
Bu kez, davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, limited şirket müdürlerinin sorumluluğuna dayalı tazminat isteminden ibarettir. Uygulamada “sorumluluk davası” olarak nitelendirilen işbu dava bakımından, …’nın 644. maddesi delaletiyle 549 ila 561. maddelerinin nazara alınması gerekir.
Somut olayda, davadışı …ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin, 31.03.2013 tarihinde gerçekleştirilen genel kurul toplantısında, öncelikle şirketin finansal tabloları görüşülmüş, bu esnada şirketin stok durumu ve borçların artışı ile ilgili bilanço rakamları üzerinde davacı ortaklardan … tarafından tartışma açılarak, bilançoda 420.000 TL stoğun bulunmasının ve şirketin bu tutarda borcu olmasının dikkat çekici olduğu, bu stok alımının hangi kişi ve kurumdan ve hangi amaçla yapıldığının izahının gerektiği ifade edilmiş, bu konuda şirket müdürünün yaptığı açıklama tatminkar bulunmayarak davacı ortaklar tarafından yıllık bilançonun onaylanmasında olumsuz oy kullanılmış, diğer ortakların olumlu oyu ile anılan genel kurulun 3 nolu kararı uyarınca finansal tablolar kabul edilmiştir. Buna karşılık aynı genel kurulun 4 nolu kararı ile davalı müdürler oy hakkına sahip toplam 3750 oyun olumlu oyuyla ve oybirliği ile ibra edilmişlerdir. Dosya kapsamından anlaşıldığı üzere davacı ve davalılar 2012 yılında birlikte müdür olarak görev yaparlarken davacılar 01.08.2012 tarihinde istifa etmişlerdir. 31.03.2013 tarihinde 2012 yılına ait genel kurul yapılmış, gerek davacılar gerekse davalılar oy hakkına sahip ortakların oylarıyla (3750 oy) ibra edilmişlerdir. Dava dışı şirketin toplam sermayesi 250.000 TL itibari değerde (10.000 oy) olup davacı ve davalı dışındaki ortakların, sermayesinin itibari değeri 93.750 TL’dir (3750 oy). Bu durumda, davacıların, davalıların ibrasında oy kullanmadıkları anlaşılmaktadır. …’nın 558/2 md. gereğince ibraya olumlu oy veren ve ibra kararını bilerek payı iktisap etmiş pay sahiplerinin dava hakkı bulunmayıp diğer pay sahiplerinin dava hakkı ise ibra tarihinden itibaren 6 ay geçmekle düşer.
Bu davada sorumluluk sebebi olarak gösterilen stokların ve buna paralel olarak borçların artmış olması finansal tabloların görüşülmesi esnasında davacı tarafından dile getirilmesine ve bu husus bilançoda da görülmesine rağmen davalıların ibrasının örtülü ibra niteliğinde olduğu söylenemeyeceğinden ve mahkemenin, davacıların ibrada olumlu oy kullandıkları gerekçesi doğru değil ise de davanın açıldığı tarihe göre 6 aylık hak düşürücü süre de geçmiş olduğundan davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 28.11.2016 tarih, 2015/11856 Esas-2016/9175 Karar sayılı bozma kararının kaldırılarak sonucu itibariyle doğru olan mahkeme hükmünün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 28.11.2016 tarih, 2015/11856 Esas-2016/9175 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak mahkeme kararının ONANMASINA, peşin harcın onama harcından mahsubu ile 8,20 TL’nin davacıdan alınmasına, ödedikleri karar düzeltme harcının istekleri halinde karar düzeltme isteyen davalılara iadesine, 03/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.