Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/4946 E. 2019/3884 K. 20.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4946
KARAR NO : 2019/3884
KARAR TARİHİ : 20.05.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Seydişehir Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08/09/2015 gün ve 2010/300 – 2015/389 sayılı kararı bozan Daire’nin 10/04/2017 gün ve 2016/974 – 2017/1983 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalı banka görevlilerinin, müvekkiline ait çek karnesini, vekaletnameye dayalı olarak müvekkilinin oğlu Murat Aslan’a teslim ettiğini, ancak vekaletnamede adı geçenin çek karnesini teslim alma yetkisinin bulunmadığını, izinsiz kullanılan çek karnesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını ileri sürerek, 41.396 TL’nin en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporları, Adli Tıp Kurumu Raporları, benimsenen 20.05.2015 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, davacı adına düzenlenen çek karnesinin, davalı Banka tarafından yetkisiz kişiye verilmesi ve bu kişinin imzasıyla düzenlenen çeklerin ödenmesine dayalı olarak uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup davacı hem çek karnesinin dava dışı Murat Aslan’a verilmesinin, hem de Murat Aslan imzası ile keşide edilen çeklerin ödenmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek tazminat talebinde bulunmuştur. Davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 10.04.2017 tarih, 2016/974 Esas- 2017/1983 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi davacı tarafından, dava dışı Murat Aslan’a verilen vekaletnamenin içeriği, davacının beyanları ve tanık anlatımları gözetildiğinde, somut olayda çek karnesi kendisine teslim edilen ve çekleri imzalayan Murat Aslan’ın ticari mümessil olduğunun ve bunun sonucu olarak kambiyo taahhüdünde bulunabileceğinin kabulü gerekmektedir. Ancak, davacı, 02.04.2007 tarihli azilname ile ticari mümessili azletmiş ve bu azilname 06.04.2007 tarihinde davalı bankaya tebliğ edilmiştir. Bu durumda, azilnamenin davalı bankaya tebliğ edildiği tarihten sonra, artık ticari mümessil sıfatı sona eren kişinin imzasıyla keşide edilen çekler için ödeme yapılması halinde davalı bankanın sorumlu olduğunun kabulü gerekirken bu yönde bir değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 10.04.2017 günlü, 2016/974 Esas – 2017/1983 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak açıklanan değişik gerekçe ile mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 10.04.2017 tarihli, 2016/974 Esas – 2017/1983 Karar sayılı bozma ilamının gerekçesinin yukarıda açıklanan şekilde değiştirilerek, mahkeme kararının yukarıda açıklanan gerekçe ile BOZULMASINA, ödediği karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyen davacıya iadesine, 20/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.