Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/4563 E. 2019/1266 K. 18.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4563
KARAR NO : 2019/1266
KARAR TARİHİ : 18.02.2019

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … …. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen …/…/2016 tarih ve 2014/555 E. – 2016/404 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 30/06/2017 tarih ve 2017/719-2017/646 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin TPMK nezdinde 2013/02216 sayı ile “CANDIANI” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun TPMK resmi markalar bülteninde yayınlandığını, davalı şirketin 2005/57755 sayılı “CANDIA” ibareli markasını gerekçe göstererek yaptığı itirazın kısmen kabul edilerek, başvurularının kısmen reddine karar verildiğini, bu ret kararına karşı yeniden inceleme taleplerinin bu kez TPMK’nın 2014-M-14222 sayılı … kararı ile nihai olarak reddedildiği, oysa itiraza gerekçe olarak gösterilen “Candia” markası ile müvekkilinin başvuru konusu “Candiani” markasının aynı sektörde faaliyet göstermediği, markaların mal ve hizmetler bakımından birbirinden farklı ve bağımsız olduğu, dolayısıyla tüketiciler nezdinde karıştırılma ihtimalinin söz konusu olmadığını, davalı şirketin “Candia” markasını kullandığı emtiaların banyo gereçleri olduğunu, müvekkili şirketin ….ve ….sınıflarda önceki tarihli ve 2003/15278 başvuru numaralı “trc candiani şekil” markasının sahibi olduğunu ve kazanılmış bir hak tesisinin söz konusu olduğunu, böyle bir hak temin edilmişken dava konusu başvurunun reddedilemeyeceğini, nitekim dava konusu marka başvurusunun söz konusu markanın seri markası niteliğini arz ettiğini, müvekkili şirketin reddedilen başvurusunun dünya çapında tanınmış olduğunu, ileri sürerek TPMK …’nın 2014-M-14222 sayılı kararının iptali ile marka başvurusunun müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı vekili, müvekkili şirketin uzun yıllardan beri faaliyette bulunduğunu “Candia” ibareli markasını … ve …. sınıflarda 2005/57755 başvuru numarası ile 29…..2005 tarihinde, 03, 06, 08, 11, 14, 20, …, …, 27 ve 35. sınıflarda 2013/44110 başvuru numarasıyla ….05.2013 tarihinde ve yine 35.sınıfta 2011/04050 başvuru numarasıyla 18.01.2011 tarihinde ./..
tescil ettirdiğini, davacı tarafa ait “Candiani” ibareli başvuru ile müvekkili şirkete ait “Candia” ibareli markanın iltibasa neden olacak derecede benzer olduğunu, davacı tarafın 2003/15278 sayılı “TRC Candiani” ibareli markası ile huzurdaki davaya konu 2012/015278 sayılı markasının seri marka olarak kabulünün mümkün olmadığını, sonradan başvurusu yapılan markanın önceki markanın serisi olarak kabulü için esas unsurlarının değiştirilmeden ve başkalarının markaları ile iltibas yaratmayacak şekilde aynı sınıflarda tescil başvurusu yapılmış olması gerektiğini, somut olayda böyle bir durumun söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından dava konusu başvurunun “CANDIANI” ibaresinden oluştuğu, kapsamında …, …. sınıftaki “Textiles and textile goods, not included on other classes; fabrics for clothings; denim textiles; bed covers and table covers. Clothing, footwear, headgear; jeans and clothing of denim.” mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markaların ise “CANDIA” ibaresinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında … ve …. sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı, uyuşmazlığın, davacı markası kapsamındaki, “denim textiles” yani “denim kumaşları” emtiaları noktasında toplandığı, genel olarak kot ürünlerinde kullanıldığı bilinen “denim kumaşlar”ın mal ve hizmet sınıflandırma listesine göre …. sınıfa daha net bir ifadeyle bu sınıfın “dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar” başlıklı 01. numaralı alt grubuna dâhil edilebileceği, kumaşın bilirkişi raporunda belirtilen özelliklerinin onu “dokunmuş kumaşlar” kapsamından çıkaracak nitelikte olmadığı, taraf markalarını oluşturan sözcüklerin dilimizde herhangi bir anlamı bulunmadığı gibi yine yabancı dillerdeki bilinen sözcüklerden olmadığı, markaları oluşturan harf dizilimlerindeki yakınlığın, her iki marka ile karşı karşı karşıya kalan tüketici nezdinde, markaların birbiri ile ilişkili olabileceği yönünde algıya kapılmasına neden olabileceği, davalının itiraza ve davaya gerekçe olarak gösterdiği markalar karşısında “Textiles and textile goods, not included on other classes; fabrics for clothings; denim textiles; bed covers and table covers (Başka sınıflarda yer almayan tekstil ve tekstil ürünleri, giysiler için kumaşlar, kot kumaşı (denim), yatak örtüleri ve masa örtüleri)” emtiaları bakımından tescilinin mümkün olmadığı ve TPMK … tarafından verilen kararın iptali şartlarının oluşmadığı, davacıya ait ….06.2003 tarihinde başvuru tarihli markası incelendiğinde, markanın bütünsel kompozisyonunda “şekil+TRC+candiani” ibaresinin yer aldığı görülmekle birlikte marka içerisinde asli unsur konumunda olan ibarenin “TRC” harfleri olduğu, candiani sözcüğünün marka içerisinde tali unsur konumunda kullanıldığı, halbuki somut uyuşmazlıkta dava konusu markasının tek ve esas unsurunun markanın kendisi olduğu, esas unsuru farklı önceki bir markaya dayalı olarak davacının kazanılmış bir hakka sahip olduğundan bahsedilmesinin mümkün görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili istinaf etmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesince, dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, taraf markalarını oluşturan sözcüklerin dilimizde herhangi bir anlamı bulunmadığı gibi yine yabancı dillerdeki bilinen sözcüklerden olmadığı, markaları oluşturan harf dizilimlerindeki yakınlığın, her iki marka ile karşı karşıya kalan tüketici nezdinde, markaların birbiri ile ilişkili olabileceği yönünde algıya kapılmasına neden olabileceği, genel olarak kot ürünlerinde kullanıldığı bilinen “denim kumaşlar”ın mal ve hizmet sınıflandırma listesine göre …. sınıfa daha net bir ifadeyle bu sınıfın “dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar” başlıklı 01.numaralı alt grubuna dâhil edilebileceği, davalının itiraza ve davaya gerekçe olarak gösterdiği markalar karşısında “Textiles and textile goods, not included on other classes; fabrics for clothings; denim textiles; bed covers and table covers (Başka sınıflarda yer almayan tekstil ve tekstil ürünleri, giysiler için kumaşlar, kot kumaşı (denim), yatak örtüleri ve masa örtüleri)” emtiaları bakımından tescilinin mümkün olmadığı, davacıya ait ….06.2003 tarihinde başvuru tarihli markası incelendiğinde, markanın bütünsel kompozisyonunda “şekil+TRC+candiani” ibaresinin yer aldığı görülmekle birlikte marka içerisinde asli unsur konumunda olan ibarenin “TRC” harfleri olduğu, candiani sözcüğünün marka içerisinde tali unsur konumunda kullanıldığı, kazanılmış hak iddiasının yerinde olmadığı gerekçeleriyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye …,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 18/02/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.