Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/4328 E. 2019/5011 K. 01.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4328
KARAR NO : 2019/5011
KARAR TARİHİ : 01.07.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada İzmir 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 28/05/2015 gün ve 2012/824-2015/193 sayılı kararı bozan Daire’nin 06/07/2017 gün ve 2016/1646 -2017/4085 sayılı kararı aleyhinde asıl davada davacı/birleşen davada davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı – karşı davalı Birlik Nakliye Gıda İth. İhr. San. ve Dış Tic. …vekili, 2012/824 esas sayılı davada, müvekkilinin davalı ile Muğla civarı yolların üst yapımı onarımı için agrega temini ve nakli konusunda nakliye anlaşması yapıldığını, davalının ödemesi gereken parayı ödemediğini, yapılan işin bedeli ve gecikme cezası toplamında 434,037,70 TL alacağının olduğunu, davalı tarafından yapılan 177.444,00 TL mazot ödemesi ve 110.000,00 TL mahsup edildiğinde davalının 146.593,00 TL borçlu olduğunu, yine davalı tarafından verilen 100.000,00 TL çek icraya konulduğundan bakiye 46.593,00 TL alacağı bulunduğunu belirterek bu miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili davanın reddini istemiş, birleşen davada müvekkili firma ile davalı arasında yapılan sözleşme ile Muğla civarı yolların üst yapımı onarımı için agrega temini ve nakli konusunda nakliye anlaşması yapıldığını, tarafların anlaşmaya göre bir takım yükümlülükler üstlendiğini ve yerine getirdiklerini, işin fiilen sona erdiğini, davacı müvekkilinin ödeme yaptığını, davalıya 273,00 TL gibi küçük bir miktar borcunun kaldığını ancak davalının 100.000 TL’lik teminat çekini iade etmesi gerekirken haksız ve hukuka aykırı olarak işleme koyduğunu, tarafların sözleşmeye uymaları nedeniyle teminat çekinin de iade edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin borcunun bulunmadığının tespiti ile teminat çekinin iptalini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre her iki davanın da kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuştur.
Bu kez asıl davada davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
1- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere, asıl davada davacı-birleşen davada davalı (taşeron) tarafından verilen dava dilekçesinde, taraflar arasında 15.06.2011 tarihinde imzalanan “Nakliye Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin 3.5 maddesinde düzenlenen ve işin bitimine değinen maddeye dayalı olarak cezai şart talep edilip cezai şart tutarının ise işin bitiminden itibaren 40 günlük gecikmeye dayalı olarak hesaplanmış olmasına, taşerona yapılacak ödemelerin gecikmesi haline ilişkin olarak düzenlenen sözleşmenin 3.10 maddesine göre cezai şart talep edilmemiş olmasına ve iş bedeline ilişkin olarak da her iki bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın aksini ispata elverişli yeterli delil ibraz edilmemiş olmasına göre asıl davada davacı-birleşen davada davalı (taşeron) vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan ve HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen sair karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Asıl dava taşıma sözleşmesinden kaynaklı alacağın tespiti ve tahsili, birleşen dava ise takip dayanağı çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Her ne kadar birleşen davada davacı-asıl davada davalı ASO İnşaat-…(yüklenici) vekili savunmasında karşı tarafa mazot bedeli olarak 211.183,20 TL ödendiğini belirtmiş ve bilirkişilerce de anılan tarafın ödediği mazot bedeli 211.183,20 TL kabul edilerek, bu miktar bakımından taşeronun alacağından mahsup yapılarak sonuca ulaşılmış ise de, gerek yüklenicinin Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2011/111 değişik iş dosyasındaki 18.11.2011 tarihli tedbir talepli dilekçesinde, gerekse Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2011/473 E sayılı menfi tespit dosyası dava dilekçesinde taşerona verdiği mazot tutarını 177.500,00 TL olarak kabul etmiş olması nedeniyle mahkemece, taşerona verilen mazot tutarının 211.183,20 TL olarak kabul edilmesi ve sonucuna göre hüküm tesisi doğru olmadığı gibi, bu husus aynı zamanda birleşen davada verilecek sonucu da doğrudan etkileyecek mahiyette bulunduğundan asıl davada davacı-birleşen davada davalı (taşeron) vekilinin buna ilişen karar düzeltme isteminin kabulü ile temyiz bozma ilamındaki sebeplere ilaveten bu nedenden de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nol’u bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin sair karar düzeltme istemlerinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile iş bu ilamın Dairemizin 06.07.2017 tarih, 2016/1646 Esas-2017/4085 Karar sayılı bozma ilamına (5) numaralı bent olarak eklenmesine, ödediği karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 01/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.