Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/4266 E. 2019/1380 K. 20.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4266
KARAR NO : 2019/1380
KARAR TARİHİ : 20.02.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen …/06/2017 tarih ve 2017/163-2017/256 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 28.06.2013 tarihinde yapılan genel kurul toplantısı ile şirket ana sözleşmesinin 6102 sayılı …’ya uygun olarak tadil edildiğini, davalı Kurumun şirket merkez ve şubeleri ile genel kurul toplantılarının yerine ilişkin maddelerin tescil talebini haksız olarak reddettiğini ileri sürerek, ret kararına karşı itirazlarının kabulü ile reddedilen hususların tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacı tarafın ana sözleşmesinde şirketin merkezinin … olduğunu belirttiğini ancak, …’nde … tane Ticaret Sicil Müdürlüğü bulunduğundan hangi Ticaret Sicil Müdürlüğünün yetkili olacağı sorunu çıkacağını, ayrıca yapılacak tebligatlar açısından adresin yazılması gerektiğini, şirket merkezi belirtilmediğinden bu durumda genel kurulun nerede yapılacağına ilişkin açıklık da bulunmadığı savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, anonim şirketlerde esas sözleşmenin zorunlu asgari içeriği …’nın 339. maddesinin …. fıkrasında düzenlendiği, şirketin ticaret unvanı ve merkezinin bulunmasının zorunlu tutulduğu, fakat şirketin açık adresinin bulunmasının şart koşulmadığı, bu durumda … Ticaret Sicil Müdürlüğünün 18/09/2013 tarih ve 17736 sayılı karara karşı açılan davada iptali istenen kararların hukuki dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 17736 sayılı kararın iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye …,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 20/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.