Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/4125 E. 2019/3801 K. 15.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4125
KARAR NO : 2019/3801
KARAR TARİHİ : 15.05.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 22/06/2015 gün ve 2013/327 – 2015/453 sayılı kararı bozan Daire’nin 02/05/2017 gün ve 2016/12459 – 2017/2521 sayılı kararı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 26/05/2010 tarihinde 10 yıl süreli franchise sözleşmesi akdedildiğini, 2013 yılının Ocak ayında davalı firmanın el değiştirmesi sonrasında 02/10/2013 tarihinde sözleşmenin feshedildiğini, davalının 29/07/2013 tarihli ihtarnamesi ile franchise kullanım ve malzeme bedeli olmak üzere toplam 34.115,90 TL’nin ödenmesini talep ettiğini, davalının kendi beyanına göre 15/07/2013 tarihi itibarıyle borcun bu miktar olduğunu beyan ettiğini, müvekkilinin 06/08/2013 tarihinde davalıya her biri 6.823,90 TL bedelli toplam 34.115,90 TL karşılığı kambiyo evrakı teslim ettiğini ancak davalının İstanbul 19. İcra Müdürlüğü’nün 2013/24493 sayılı dosyasında teminat bonosuna dayalı olarak takip başlattığını, davalının 02/10/2013 tarihli ihtarnamede borcun 22.932,47 TL olduğunu bildirmesine rağmen müvekkilini 150.000,00 TL borçlu gösteridiğini, takip konusu senetten dolayı herhangi bir borcun bulunmadığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu senedin kambiyo senedi olup, kayıtsız şartsız borç ikrarına havi olduğunu aksinin senetle ispat edilmesi gerektiğini, taraflar arasında akdedilen franchise sözleşmesi ile takip ve dava konusu senedin bir ilgisinin bulunmadığını, sözleşmede işbu senetten de bahsedilmediğini savunarak, davanın reddi ile davacının kötüniyet tazmimatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce davalı yararına bozulmuştur.
Bu kez davacılar vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 27,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenlerden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 15/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.