Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/3902 E. 2019/1096 K. 13.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3902
KARAR NO : 2019/1096
KARAR TARİHİ : 13.02.2019

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ …. HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 9. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen …/11/2016 tarih ve 2015/50 E. – 2016/668 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nce verilen …/05/2017 tarih ve 2017/223-2017/236 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkillerinin “…” ibaresini ticaret unvanı ve faaliyetlerinde kullandıklarını, müvekkillerinden … Menkul Değerler A.Ş.’nin 1992 yılında, … Factoring A.Ş.’nin ise 1996 yılında sicile tescil edildiğini, menkul kıymetler aracılık faaliyeti yanında kaldıraçlı döviz alım ve satım faaliyeti yaptıklarını, ancak davalının 16.04.2014 tarihinde tescille “…” unvanını kullanmaya başladığını, davalıya ….11.2014 tarihinde ihtarname tebliğ edildiğini, davalının unvanını değiştirmediğini ileri sürerek, diğer hakları saklı kalmak üzere … m. 50 ve 52 uyarınca ticaret unvanının sicilden silinmesini ve ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ticaret unvanının usule uygun olarak tescil ve ilan edildiğini, terkin edilinceye kadar koruma altında olduğunu, ticaret unvanındaki “…” ibaresinin kök ve “Varlık Yönetim” ibaresinin ek olduğunu, yine davacı şirketlerdeki “…” ibaresinin kök ve diğer ibarelerin ek olduğunu, şirketlerin iştigal konularının farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, tarafların ticaret ünvanlarındaki “…” ibaresinin aynı olduğu, yine faaliyet konularının finansal hizmetler olup aynı olduğu, 1 no’lu davacının ticaret unvanının 1996, iki no’lu davacının 2006 ve davalının ise 2014 yılında tescil edildiği, davacıların tescilde öncelik hakları bulunduğu, “…” ibaresini kullanmalarında haklı menfaatleri olduğu, … m. 52 uyarınca usulen tescil ve ilan edilmiş ticaret unvanını kullanma hakkının sahibine ait olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı ticaret unvanındaki “…” sözcüğünün ticaret unvanından silinmesine, karar kesinleştiğinde ilanına karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, ileri sürülen istinaf sebebleri yerinde görülmeyerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye …,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, …/02/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.