YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3798
KARAR NO : 2019/791
KARAR TARİHİ : 04.02.2019
MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada … 4.Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 16/01/2017 tarih ve 2015/134 E.-2017/4 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 30/06/2017 tarih ve 2017/661-2017/655 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Müvekkilinin “FLO”, “FLARİS FLO, “FLO AKADEMİ” “FLOVE AYAKKABIMI SEVİYORUM”, “FLOZOF” ve benzeri markaların sahibi olduğunu, Türkiye genelinde 145 adet “FLO” mağazasının olduğunu, 33 ülkeye ihracat yaptığını ve “FLO” markasının tanınmış olduğunu, davalının 2013/71736 sayılı “fio” markasını 01. Sınıfta tescil ettirmek istediğini bu markanın ilanına yapılan itirazın … … tarafından red edildiğini, verilen red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin Flo markasının birçok sınıfta tescilli olduğunu, görsel olarak özellikle iltibasa konu olan iki markanın da ilk bakışta birbirinin aynısı durumunda olduğunu, kelimeler arasındaki benzerliğin işitsel olarak görüldüğünü, davaya konu alan markanın “FİO” harflerinden, müvekkiline ait markanın ise “FLO” ibaresinden oluşturduğu, okunuş olarak davaya konu olan markanın “Fiyo” müvekkilinin markasının ise “FİLO” olarak okunacağını, “FİO” ibaresinin tüketici nezdinde müvekkilinin bir başka serisi, bir alt ya da üst markası ya da devamı şeklinde anlaşılacağını, taraf markaların görsel, işitsel ve biçimsel bakımdan aynılık derecesinde benzediğini, KHK’nın 8/4 maddesince müvekkilinin markasının tanınmış marka olduğunu belirterek, … …’nın 2015-M-l6924 sayılı kararın iptaline, 2013/71736 sayılı marka başvurusunun hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, … kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı AGRİFİO GÜBRE TARIM ZİRAİ İLAÇ SAN VE TİC LTD ŞTİ’ye usulune uygun davetiyenin tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmalara katılmadığı görülmüştür.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalının “fio+şekil” ibareli başvurusuyla davacının “FLO” ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ve sescil olarak benzerlik görülse de tarafların marka
kapsamlarının farklı sınıflara ilişkin olduğundan, taraf markaları arasında iltibasın oluşmadığı, başvuru konusu işaret ile davacı markası arasında işletmesel bağlantılandırmayı tesis eden herhangi bir unsurun bulunmadığı, gerek bütünsel ve gerekse içerisinde bulunan unsurlar itibariyle başvuru konusu işaretin davacı markasını sunan işletmeyle idarî ve ekonomik anlamda bağlantılı bir işletme tarafından piyasaya sunulduğu biçimde bir algılama oluşturmasının mümkün olmadığı, davacı tarafın ayakkabıcılık sektöründe bu markasının tanınmış olduğu, ancak bu tanınmışlığın davacının markasından istifade edilerek bu tanınmışlıktan haksız yarar sağlanabileceği, o markanın itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği, davacı tarafça kanıtlanmadığından, 556 sayılı KHK’nın 8(4) maddesinin uygulanmasının sözkonusu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK.’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişse de istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla ve tarafların marka olarak kullanmak istedikleri işaretleri arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunsa da, mahkemece davalı Şirketin 1. sınıf emtiaları içeren marka tescil başvurusunun, davacı markaları ile iltibas yaratmayacağının ve 556 sayılı KHK’nın 8/4. maddesinin koşullarının davacı yararına oluşmadığının kabul edilmesinde bir isabetsizliğin bulunmamasına, farklı mal ve hizmetler yönünden davacı markasının aynı nedenlerle tescil engeli oluşturmayacağının davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf itirazlarının reddiyle istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye …,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/02/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.