Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/3570 E. 2019/497 K. 21.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3570
KARAR NO : 2019/497
KARAR TARİHİ : 21.01.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 30/05/2017 tarih ve 2016/263-2017/92 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının … Köyü’nde “…” isimli alabalık çiftliği ve restoranının bulunduğunu ve “Yaka park” ile “Tlos Yakapark” ibareli markaların davacı adına tescilli olduğunu, davalının kötüniyetli olarak davalı markalarını “Tlos Yaka Park Orman” şeklinde kullanmaya başladığını, yapılan şikayet sonucunda davalının ceza mahkemesince marka hakkına tecavüzden mahkum edildiğini, … …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/496 Esas sayılı dosyasında tecavüzün giderilmesi ve tazminat istemli olarak açılan davanın da fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak kabulüne karar verildiğini, davalının işbu karardan sonra da haksız eylemlerini devam ettirdiğini, işletmelerin aynı güzergah ve coğrafi bölge içerisinde olduğunu, davalının bu eylemleri sunucu davacının maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek, … …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/496 Esas sayılı dosyasında belirlenen 6.142,00 TL fazlaya ilişkin haklarının hüküm altına alınmasına, tecavüzün men’i ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL maddi ve ….000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, kullanılan tabelaların sökülmesine, basılı evrak ve broşürlerin toplatılmasına ve hükmün ilanına karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini arttırmıştır.
Davalı vekili, davalının “Yaka Park” ismini hiç kullanmadığını, bir müddet “Tlos Yakapark” ismini kullandığını ve 2009 yılından bu yana da “Parkorman” olarak levhalarını değiştirdiğini, broşürlerini de bu şekilde kullandığını, “Tlos” isminin o yöredeki antik şehrin, “Yaka” nın ise, işletmenin bulunduğu köyün, “Parkorman”ın restoranın ismi olduğunu, karışıklığa meydan verilmemek için de tanıtım broşürlerine ve levhalarına da davalının isminin yazdırıldığını, 556 sayılı KHK’nın …. maddesi uyarınca “Tlos-Yaka” isminin coğrafi kaynak olarak değerlendirilmesi gerektiğini, davacının marka tescilinin KHK’nın 7. maddesine aykırı olduğunu, zira köyün ve bölgenin anılan isimlerle bilindiğini ve tüm turizm acentalarının o bölgeye düzenledikleri turları Saklıkent-Tlos-Yakapark turu olarak adlandırdıklarını, “Tlos Yakapark” isminin herkes tarafından restoran ismi değil mevki ismi olarak bilindiğini, davacının şu anda “Orjinal Yakapark” ismini kullandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, … …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/496 E-2012/462 K. sayılı dosyasında davacı adına tescilli “Tlos Yaka Park” ve “Yaka Park” markaları ile davalı tarafından kullanılan “Tlos-Yakaparkorman ve “Yakaparkorman” ibareleri arasında karıştırma ihtimali bulunduğu ve bu durumun davacı markasına tecavüz teşkil ettiğinden bahisle davanın kabulüne karar verildiği, bu kararın kesinleştiği, … …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2012/552 E, 2013/39 K. sayılı kararı ile de davalının marka hakkına tecavüzden cezalandırılmasına karar verildiği, davalının eylemlerinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği gerekçeleriyle, davanın kabulü ile, “Tlos Yakapark” ve “Yakapark” markalarına yapılan tecavüzün önlenmesine, davacıya ait tescilli markanın davalı tarafından kullanılan tabelalardan sökülmesine, reklam vasıtası, basılı evrak ve ürünlerin toplatılmasına ve imhasına, hükmün ilanına, mahkemenin 2009/496 E. sayılı dosyasında saklı tutulan 6.142,00 TL, yargılama sırasında tespit edilen 28.105,00 TL maddi tazminat ile 7.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.
…- Dava marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetten kaynaklanan maddi, manevi tazminat, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesine ilişkindir. Mahkemece görüşüne başvurulan ilk bilirkişi raporunda davalının eylemleri nedeniyle davacının elde edebileceği muhtemel gelir hesabı yapılmıştır. Bu durumda davacının talebinin 556 sayılı KHK’nın 66/1-a bendine ilişkin olduğunun kabulü gerekir. Tazminatın amacı zarar görenin gerçek zararının giderilmesine yöneliktir. Mahkemece itiraz üzerine alınan ikinci bilirkişi raporunda taraflar arasında görülen önceki davada belirlenen zarar miktarı dikkate alınarak ve enflasyon oranına göre güncelleme yapılarak zararın belirlenmesi yoluna gidilmişse de bu belirleme yöntemi az önce de açıklanan gerçek zararın giderilmesi amacına uygun değildir. Bu durumda, 556 sayılı KHK’nın 66/1-a maddesi kapsamında zararı ispat külfetinin davacıda olduğu da dikkate alınmak suretiyle taraf delilleri değerlendirilerek gerçek zararın belirlenmesi, şayet zarar kesin olarak belirlenemiyorsa 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 50.maddesine göre tazminatın takdir ve tayini gerekirken yazılı şekilde maddi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bu nedenle kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (…) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, …/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.