Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/3483 E. 2017/4934 K. 02.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3483
KARAR NO : 2017/4934
KARAR TARİHİ : 02.10.2017

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nce verilen 13/07/2017 tarih ve 2017/519-2017/466 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tasfiye memuru tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, tasfiye edilmiş olan … Tic. Ltd. Şti. hakkında … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/23 Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açtıklarını, şirketin sicil kaydının terkin edildiğinin öğrenilmesi üzerine şirketin ihyası için dava açtıklarını, dosyanın derdest olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile … Tic. Ltd. Şti’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap vermemiştir.
Davalı Tasfiye Memuru, açılan davayı kabul etmediğini, şirketin 11/12/2015 tarihinde tasfiye edildiğini, tasfiye ile birlikte görevinin sona erdiğini, kendisine husumet yöneltilmeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket hakkında derdest dava dosyası bulunduğundan tasfiyenin tam olarak tamamlanmadığı gerekçesiyle şirketin ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere eski tasfiye memuru olan davalı …’ın şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı tasfiye memuru istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre; dava, şirketin ihyası istemine ilişkin olduğu, davalı şirketin genel kurulu 10/12/2015 tarihinde 2015/2 sayılı kararla tasfiye kararı aldığı, şirketin 11/12/2015 tarihi itibariyle tasfiye nedeniyle sicilden terkin edildiği, ihyası istenen şirket hakkında … 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/23 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı, açılan dosyanın derdest olduğu, davalı tasfiye memurunca bu davanın akıbeti beklenilmeden şirketin tasfiyesinin gerçekleştirildiği, bu hale göre davacının asliye hukuk mahkemesinde açtığı derdest davasından ötürü şirketin ihyasını istemekte hukuki yararı bulunmakta olduğu, şirketin ihyasının gerektiği, açılan davanın limited şirketin ihyası davası olup tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğu, vekalet ücreti ve yargılama giderinden davalı şirket tasfiye memurunun sorumlu tutulması gerektiği, davalı tasfiye memurunun istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı tasfiye memurunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararı davalı tasfiye memuru temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı yanca yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 02/10/2017 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.