Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/3309 E. 2019/769 K. 04.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3309
KARAR NO : 2019/769
KARAR TARİHİ : 04.02.2019

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27/04/2016 tarih ve 2014/52-2016/129 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili asıl ve birleşen davalarda, müvekkilinin “BONUS” esas unsurlu markaların sahibi olduğunu, davalı şirket tarafından yapılan 2006/48387 numaralı, “İ BONİS” ibareli marka başvurusuna yaptıkları itirazın nihai olarak … … tarafından reddedildiğini, kurum kararının yerinde olmadığını, taraf markaları arasında iltibasa sebep olacak derecede benzerlik bulunduğu gibi müvekkiline ait markanın tanınmışlığının da davalı markasının tesciline engel olacak düzeyde olduğunu ileri sürerek, … … kararının iptalini ve davalı şirkete ait markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep etmiştir.
Davalı … vekili açılan davanın yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen dosya davalısı Bonis S.P.A. davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı yanın tanınmış nitelikte ”BONUS” markaları ile dava konusu ”İ BONİS” ibareli marka arasında görsel, anlamsal ve fonetik benzerliğe rağmen, bu benzerlik ve tanınmışlık birlikte değerlendirildiğinde 8/4 maddesinde aranan koşulların 18. ve …. sınıf emtialar yönünden gerçekleşmediği, bu tür markalarda farklı sektörlerde karıştırılma ihtimalinden bahsedebilmek için benzerlikten öte bir ayniyetin arandığı , farklı sözcük unsuru ve farklı sınıflarda tescil edilmiş dava konusu markanın, davacı markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlaması, şöhretini sömürmesi, itibarına zarar vermesi ya da onun ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurması, bir başka deyişle tanınmış markayı sulandırması ihtimalinin somut olay yönünden mevcut olmadığı gerekçesiyle, davalı kurum kararının iptali talebi yönünden davanın reddine, hükümsüzlük talebi yönünden ise, hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 59,60 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.