Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/3025 E. 2019/431 K. 16.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3025
KARAR NO : 2019/431
KARAR TARİHİ : 16.01.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/05/2017 tarih ve 2016/38-2017/266 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin davalı banka ile genel kredi ve teminat sözleşmesi imzaladığını, 8.200.000,00 Euro ve 500.000 Euro tutarında iki ayrı kredi kullandığını, kredi riskine teminat olarak … ili … İlçesindeki taşınmazı üzerinde davalı lehine ipotek kurduğunu, akabinde ana kredi borcunu erken ödemek istediğini davalı bankaya bildirdiğinde banka yetkililerinin davacıdan anapara dışında faiz ve erken kapama cezası istediklerini, ödenmemesi durumunda ipoteği fek etmeyeceklerini bildirdiklerini, bunun üzerine ihtirazi kayıt ileri sürerek talep edilen miktarın 27.05.2013 tarihinde ödendiğini ileri sürerek davalı bankanın davacıdan tahsil ettiği 107.625,00 Euro erken kapama komisyon bedeli, 6.431,25 Euro faiz farkı alacağı, 13.807,50 TL kredi tahsis komisyonunun davalının temerrüde düştüğü 30.09.2013 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı bankadan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının talebinin hukuka aykırı olduğunu, davalının kredi sözleşmesini erken kapama opsiyonlu olmadığını bilerek imzaladığını, yine sözleşmede faiz artışı için davacının muvafakatinin aranmayacağını ve yazılı bildirimde bulunulmayacağının belirtildiğini, tüm tahsilatların banka mevzuatına uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda oluşturulan bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek raporlara itibar edilerek, davanın kısmen kabulü ile; 107.625,00 Euronun 01.10.2013 tarihinden itibaren devlet bankalarınca yabancı mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ve ödeme günündeki kuru üzerinden, 12.629,88 TL nin 01.10.2013 tarihinden işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 15.722,27 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 16/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.