Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2993 E. 2019/255 K. 14.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2993
KARAR NO : 2019/255
KARAR TARİHİ : 14.01.2019

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 29/11/2016 tarih ve 2015/236 E. – 2016/376 K.
sayılı kararın davalı TPE vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 04/05/2017 tarih ve 2017/448-2017/417 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı kurum vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “…” esas unsurlu, tanınmış ve seri markaların sahibi olduğunu, davalı şahıs tarafından yapılan 2013/81832 numaralı “…” ibareli marka tescil başvurusuna, tanınmışlık ile iltibas hukuki sebebine dayanılarak yapılan itirazın, nihai olarak Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, YİDK’nın 2015/M-2909 sayılı kararının iptalini istemiştir.
Davalı kurum vekili, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, davalı … savunma yapmamıştır.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, karşılaştırma konusu markalar kapsamındaki mal ve hizmetlerin aynı veya benzer olduğu, davaya konu marka başvurusu kapsamındaki mal ve hizmetlerin, davalı markalarındaki mal ve hizmetler ile benzer alıcı çevresine hitap ettiği ve benzer ihtiyaçları gidermede kullanıldığı, markaların orta seviyedeki tüketici zihninde çağrışım yapması söz konusu olduğundan, taraf markaları arasında benzerlik bulunduğu, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b hükmünde aranan emtia ve marka açısından çifte benzerlik koşulunun gerçekleştiği, ayrıca, markaların birbirini çağrıştırmasının söz konusu olduğu, davacı şirket tarafından, tanınmışlık iddiasını tevsik için delil sunulmadığı, orta seviyedeki tüketici nazarında markaların birbirini çağrıştırmasının yanı sıra idari veya ekonomik bağlantı içindeki işletmelerin ürünü olduğunun ve markaların aynı marka ailesinin parçası olduğunun düşünülebileceği, bu durumda davalı markasının davacı markalarının serisi niteliğinde olduğu kanaatine ulaşıldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile, YİDK’nın 2015-M-2909 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı kurum vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, markaların, orta seviyedeki tüketici zihninde çağrışım yapması söz konusu olduğundan markalar arasında benzerlik bulunduğu, emtia açısından da aynılık/benzerliğin olduğu, ayrıca bu çifte benzerliğin yanı sıra halk tarafından markaların birbiri ile bağlantılı olduğu yahut başka bir nedenle karıştırılması ihtimalinin bulunduğu, bu nedenlerle taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibasın oluştuğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı kurum vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalı kurum kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı başvurusuna konu ‘Cris…’ ibareli markanın, itiraza mesnet, davacı adına tescilli ‘…’ esas unsurlu markalarla iltibas oluşturacak düzeyde benzer olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de, markaların, iltibas ihtimali ile ilgili olarak bir bütün olarak karşılaştırması gerekmektedir. Mahkemece, karşılaştırma konusu markaların hecelere ya da harflere bölünmesi suretiyle karşılaştırılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulü yoluna gidilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı kurum vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı kurum yararına BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ödediği, peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı TPE vekiline iadesine, 14/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.