Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2992 E. 2019/432 K. 16.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2992
KARAR NO : 2019/432
KARAR TARİHİ : 16.01.2019

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 16/01/2017 tarih ve 2015/337 E.-2017/8 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 26/04/2017 tarih ve 2017/417-2017/392 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı şirket vekili ile davalı TPE vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davacının 2014/37550 sayılı, 36. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, “…” ibareli marka tescil başvurusuna, davalı şirketçe 2013/18997 sayılı, “…” ibareli 09 ve 42. sınıf ürün ve hizmetleri içeren markaları mesnet gösterilerek yapılan itirazın Markalar Dairesi Başkanlığınca reddedildiğini, davalı tarafça yeniden yapılan itirazın bu kez nihai olarak … Enstitüsü Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından kısmen kabul edilerek, müvekkilinin marka başvurusunun mal/hizmet listesinden “finansal ve parasal hizmetler” çıkartılmak suretiyle başvurunun devamına karar verildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, TPE YİDK’nın 2015-M-7871 sayılı kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili; YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili; taraf markaları arasında iltibasa neden olacak kadar benzerlik bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince dosya kapsamına göre; davacının “… ” ibareli başvurusuyla davalının “…” ibareli tescilli markasının farklı sınıfta bulundukları, başvuru markasının önünde yer alan … ibaresinin markaya asli unsur kazandırdığı ve bu açıdan diğer markadan uzaklaştığı, taraf markaları arasında farklı mal ve hizmet sınıfı olduğundan iltibas oluşmadığı, ortalama tüketicilerin davacı başvuru markasını gördüğünde derhal ve hiç düşünmeden davalıya ait “…” ibareli tescilli markasından farklı bir marka olduğunu ve bunun markada yer alan … ibaresi nedeniyle … Bankasına ait bir marka olarak algılayabileceğini, başvuru konusu işaret ile davalı markası arasında işletmesel bağlantılandırmayı tesis eden herhangi
bir unsurun bulunmadığı, 556 sayılı KHK 8/1-b maddesi anlamında iltibasın bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK 2015 kararının iptaline karar verilmiş, karara karşı davalı şirket ve davalı TPE vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket vekili ve davalı TPE vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan ayrı ayrı alınmasına, 16/01/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar