Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2833 E. 2019/581 K. 22.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2833
KARAR NO : 2019/581
KARAR TARİHİ : 22.01.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07/03/2017 tarih ve 2016/577-2017/216 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili banka tarafından davalı …’a …/…/1998 tarihli kredi sözleşmesi ile ….500 TL’lik kredi kullandırıldığını, diğer davalının kredisi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalayarak borcu teminat altına aldığını, söz konusu kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı borçlulara noter kanalı ile ihtarname gönderilerek kredi borcunun faiz ve ferileriyle birlikte ödenmesi talep edildiğini, buna rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek 68.193,47 TL alacağın 05/…/2009 tarihinden itibaren %153 oranında temerrüt faizi ile tahsiline tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, müvekkillerinin davacı bankadan kredi kullanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, … …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2006/320 Esas sayılı ceza dosyasında kredi kullandığı bildirilen kişi ve kefillerin bankaya gelmedikleri ve imzalarının şirket yetkilerince temin edildiği ve dava konusu kredi hesabının kapatılmasında da davalı şirket çalışanı adına açılan ancak davalı şirket tarafından kullanılan hileli olarak açılan bir hesapta banka kaynağı kullanılarak ve işletilerek elde edilen repo gelirinden yararlanıldığının tespit edildiği, bu hususların davacı bankanın müfettişlerince yapılan soruşturma raporunda da vurgulandığı ve davalı … ‘ın asıl borçlu diğer davalı şahısların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak gözüktükleri sözleşmedeki kredinin bu davalılarca alınıp kullanılmadığı, kredi sözleşmesini imzalamaya dahi bankaya gelmedikleri, işlemlerin banka çalışanlarınca tamamlandığı, bu nedenlerle açılan bu krediden, kredi çekmiş gibi gözüken davalı şahısların hukuken sorumlu olmadıklarının anlaşıldığı gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kredi alacağının tahsiline ilişkin olup mahkemece davalıların kredi kullanmadıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak mahkemece banka görevlilerinin yargılandığı ceza dava dosyası getirtilmemiş ve kredi dosyalarındaki imzalar incelenmemiştir. … …. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen kararın gerekçesinde de somut olarak davalıların kullandığı krediye ilişkin ayrıntı bulunmamaktadır. Bu nedenle ilgili ağır ceza mahkemesi dosyası getirtilip, hükme esas alınan bilirkişi raporu ve diğer deliller birlikte incelenerek, dava konusu kredilerin, gerçekten davalılarca kullanılıp kullanılmadığı incelenmelidir. Ağır ceza mahkemesi dosyasından bu husus anlaşılamadığı takdirde, kredi sözleşmesi ile kredi miktarının davalılara ödemesini gösterir dekonttaki imzaların davalılara ait olup olmadığı incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 22/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.