YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2810
KARAR NO : 2019/2875
KARAR TARİHİ : 11.04.2019
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Kütahya 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 30/06/2015 gün ve 2012/359 – 2015/298 sayılı kararı onayan Daire’nin 09/02/2017 gün ve 2016/3364 – 2017/715 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davacının 2002 yılında davalı bankadan kredi kullanan Klas Temizlik Gıda Sanayi Pazarlama Ltd. Şirketi’ne kefil olduğunu, aynı tarihlerde davacının taşınmazı üzerine ipotek konulduğunu, ancak kredi hesabında yapılan usulsüzlüklerin fark edilmesi üzerine düzenlenen ihtarname ile davacının kredilerden sorumlu olmayacağını bildirdiğini, 30/03/2005 tarihinde 100.000,00 TL limitli kredi sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmede ve sonrasında düzenlenen ipotek evrakı ile bonoda yer alan davacının imzalarının sahte olduğunu, davalı banka tarafından davacının kardeşi … tarafından para çekilmiş gibi gösterilerek müvekkilinin borçlandırılmaya çalışıldığını, ipotekli taşınmazın davacının kardeşi …’a devredildiğini, ipoteğin kaldırılması için 70.000,00 TL ödendiğini, 02/03/2012 tarihinde ipoteğin fek edildiğini ileri sürerek, davacı adına kardeşi … tarafından davalı bankaya davacının taşınmaz hissesi üzerindeki ipoteğin kaldırılması amacıyla ödenmek durumunda kalınan miktarın ne kadarının haksız ve hukuka aykırı tahsil edildiğinin tespiti ile ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, sübut bulmayan davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce değişik gerekçe ile onanmıştır.
Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 27,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 11/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.