Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2675 E. 2019/201 K. 09.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2675
KARAR NO : 2019/201
KARAR TARİHİ : 09.01.2019

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen …/…/2016 tarih ve 2014/1113-2016/800 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davacının tasfiye halinde bulunan … Özel Dersahanecilik Yayıncılık Turizm Aracılık Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ortağı olduğunu, davacının şirket ortağı olmak için o zaman şirket kuruluşunda ortak bulunan davalı …’na 22.05.2007 tarihinde posta havalesi ile ….000 TL gönderildiğini, bu meblağın … Dersanesi ortaklık bedeli olarak davalıya gönderildiğinin dekontta açıkça yazdığını, ancak şirketin toplam nakdi sermayesinin ….000 TL olup….’ün sadece 500 TL’lik sermaye payı olduğunu, bu pay durumunun düzeltileceğinin … tarafından defalarca beyan ve taahhüt edilmesine rağmen bu durumun düzeltilmediği ve sermaya payı olarak davalı uhdesinde kalan 9.500 TL’nin davalı lehine sebepsiz zenginleşmeye neden olduğunu, şirketin tasfiye sürecine girmesi ile birlikte davalının taahhüdünü yerine getirme imkan ve ihtimali kalmadığını ileri sürerek 9.500,00 TL’nin ödeme tarihi olan 22.05.2007 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davadaki istemlerin 818 sayılı kanunun 66. ve 6098 sayılı kanunun 82. maddelerinde yer alan sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince zamanaşımına uyradığını, davanın ortaklık payının ödenmesine ilişkin ikame olunduğunu, husumetin … Özel Dershanecilik Yayınları Tur….Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti’ne yöneltilmesi gerektiğini, havalenin borç ödenmesine karine olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; limited şirketlerde hisse devrini düzenleyen 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 520/son maddesi ve 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 11/… maddesi gereğince taraflar arasında hisse devrine ilişkin geçerli bir sözleşmenin bulunmadığı, 818 sayılı BK. 61. maddesi gereğince, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tarafların almış olduğunu iade zorunluluğunun bulunduğunu ancak …/09/2007 tarih ve 12298 yevmiye nolu noter onaylı hisse devrine ilişkin sözleşme içeriği ve 8840 yevmiye nolu ve …/04/2008 tarihli noter onayını taşıyan şirketin karar defteri kaydına göre 09/04/2008 tarihi itibariyle davacının 5 paya karşılık 500,00 TL bedelli hissesinin bulunduğunun açıkça anlaşıldığı ve söz konusu kararlar altında davacının da imzası bulunması nedeniyle davacının en geç o tarih itibariyle, karşı tarafın, aleyhine sebepsiz zenginleştiğini öğrendiği ve dava tarihi itibariyle 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ortaklık ilişkisinden kaynaklanan alacak istemine ilişkinidir. Mahkemece, mülga 818 sayılı Borçlar Kanununun 61. maddesi gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tarafların almış olduğunu iade zorunluluğunun bulunduğu ancak 818 sayılı BK. 66. maddesine istinaden dava tarihi itibariyle bir yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanununun 126/4. maddesi gereğince “ticari olsun olmasın bir şirket akdine dayanan ve ortaklar arasında veya şirketle ortaklar arasında açılmış bulunan bütün davalar ile bir şirketin müdürleri, temsilcileri, murakıplariyle şirket veya ortaklar arasındaki davalar,” beş senelik zamanaşımına tabidir. Mahkemece, davanın ortaklar arasındaki ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlık olarak değerlendirilip 818 sayılı Borçlar Kanununun 126/4. maddesinde düzenlenen 5 yıllık zamanaşımına göre değerlendirilmesi gerekirken, yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 09/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.