Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2620 E. 2019/65 K. 07.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2620
KARAR NO : 2019/65
KARAR TARİHİ : 07.01.2019

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen ……2016 tarih ve 2014/156 E. – 2016/336 K. sayılı kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 06/04/2017 tarih ve 2017/325-2017/306 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin, “…” ibareli, tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı şirketçe ……2011 tarihinde yapılan 2012/40942 sayılı, 01, 02, 06, 09, 11, …, …, 16, 18, 20, …, …, …, 27 ve 28. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, “F&F …DIE & …” ibareli marka tescil başvurusuna, iltibas ve tanınmışlık vakıa ve hukuki sebebine dayanılarak yapılan itirazın nihai olarak … Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, … …’nın ….02.2014 tarih ve 2014-M-3080 numaralı kararının iptalini, dava konusu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, … kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Ltd. vekili, başvuru konusu markanın ana unsurunun “F&F” olduğunu, davacının “…” markasından değil, müvekkilinin seri markaları olan “F&F” markasından yola çıkılarak oluşturulduğunu, “…” ibaresinin, markada yan unsur olduğunu, “F&F” unsurunun, uzun yıllardır süregelen yaygın kullanım neticesinde ayırt edicilik kazandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunmalar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, “…” kelimesinin dava konusu markada esaslı unsur olduğu, bu sebeple, davacı markasında esaslı unsur konumundaki ibarenin, benzer mallar için davalı başvurusunda kullanılmasının makul bir sebebin de bulunmadığı, davalının “…rence + …” şeklindeki markasının dava konusu başvurunun davacı markaları ile olan benzerliğini ortadan kaldırmayacağı, taraf işletmeleri
arasında, idari veya ekonomik bir bağ olduğu izlenimi oluşturduğu, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibasa sebep olabilecek kadar benzer bulunduğu, davalı başvurusunda ayırt edici nitelikteki “…” ibaresinin taraf markaları arasında ortak unsur olduğu, somut olayda, farklı olduğu belirlenen mallar ile davacı yanın tanınmışlık sağladığı varsayılan ayak giysileri sektörü bütünüyle farklılaştığından, markalar arasındaki benzerlik de yüksek düzeyde olmadığından, bu mallar bakımından tanınmış markanın sahip olduğu imajın davalı markalarına transferinden söz edilemeyeceği, davacı markasının tanınmışlığından davalının haksız bir yarar sağlama ihtimalinin ya da davacı markasının itibarının veya ayırt ediciliğinin zarar görme ihtimalinin bulunmadığı, davalının kötü niyetle başvuru yaptığını gösterir herhangi bir somut delil sunulmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile … …’nın …/02/2014 tarih 2014-M-3080 sayılı kararının 11, …, …, 16, 18, 20, …, … ve …. sınıflardaki malların tümü ve 06 sınıfta “pencere madeni aksamı, bağlantı elemanları, parmaklıklar, kilitler, pencere ve kapılar için emniyet tertibatı, güvenlik kapıları, yukarıda anılan tüm mallar parça ve bağlantı parçaları, genel metaller ve alaşımların metal yapı malzemeleri , metal taşınabilir binalar, demiryolu rayları için metal malzemeler, genel metallerin elektriksiz kabloları ve telleri, hırdavat metal donanım küçük öğeler, kasalar diğer sınıflara dahil olmayan genel metallerden mallar, cevherler” malları yönünden iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine, hükümsüzlük talebinin kısmen kabulü ile, davalı adına tescilli, 2012/40942 sayılı “F&F …DİE&…” ibareli markasının tescilli olduğu 11, …, …, 16, 18, 20, …, … ve …. sınıflardaki malların tümü ve 06 sınıfta “pencere madeni aksamı, bağlantı elemanları, parmaklıklar, kilitler, pencere ve kapılar için emniyet tertibatı, güvenlik kapıları, yukarıda anılan tüm mallar parça ve bağlantı parçaları, genel metaller ve alaşımların metal yapı malzemeleri , metal taşınabilir binalar, demiryolu rayları için metal malzemeler, genel metallerin elektriksiz kabloları ve telleri, hırdavat metal donanım küçük öğeler, kasalar diğer sınıflara dahil olmayan genel metallerden mallar, cevherler” malları yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
… Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı davalı başvurusunun kapsadığı 11, …, …, 16, 18, 20, …, … ve …. sınıflardaki malların tümü ve 06 sınıfta “pencere madeni aksamı, bağlantı elemanları, parmaklıklar, kilitler, pencere ve kapılar için emniyet tertibatı, güvenlik kapıları, yukarıda anılan tüm mallar parça ve bağlantı parçaları, genel metaller ve alaşımların metal yapı malzemeleri , metal taşınabilir binalar, demiryolu rayları için metal malzemeler, genel metallerin elektriksiz kabloları ve telleri, hırdavat metal donanım küçük öğeler, kasalar diğer sınıflara dahil olmayan genel metallerden mallar, cevherler” malları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas bulunduğu gerekçesiyle, davalı … ve Marka Kurumu vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye …,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı …’den alınmasına, 07/01/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.