Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2017/2593 E. 2018/8017 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2593
KARAR NO : 2018/8017
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21/12/2016 tarih ve 2015/123 E. – 2016/407 K. sayılı kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 05/04/2017 tarih ve 2017/287-2017/266 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin 2013/29862 sayılı “evliya …” ibareli 30. sınıf malları kapsayan marka başvurusuna müvekkili tarafından 2000/21305 sayılı “…” ibareli 29, 30 ve 32. sınıflardaki malları kapsayan marka ile itiraz edildiğini, itirazın nihai olarak YİDK’nın 2015-M-1472 sayılı kararı ile reddedildiğini, kararın hukuka aykırı olduğunu, başvurunun kapsamı ile müvekkili markasının kapsamı aynı olduğunu, hedef kitlenin de çocuklar olması nedeniyle markalar arasında iltibas oluştuğunu, davalının daha önceki “…” ibareli markasının mahkemece hükümsüz kılındığını, kararın onandığını ileri sürerek … YİDK’nın 17.03.2015 tarih ve 2015-M-1472 sayılı kararının iptaline, markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, kurum kararının usule ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, başvuru ile itiraza mesnet gösterilen markanın ortak unsuru olan “…” ibaresinin ayırt edici niteliğinin son derece zayıf olduğunu, bu nedenle müvekkili markasında yer alan diğer sözcüklerin esas unsur olduğunu, dolayısıyla markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, her iki markada “…” ibaresinin markasal olarak ön plana çıktığı, davalının “… TWIST” ibareli başvuru markasıyla davacının “…” ibareli markası arasında görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, … YİDK’nın 2015-M-1472 sayılı kararının iptaline, dava konusu 2013/29862 sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkin edilmesine karar verilmiştir.
Karar karşı … vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, taraf markaları, ortalama tüketici kitlesinin genel izlenimi ve bütüncül bakış açısına göre karşılaştırıldığında markalar arasında görsel, kavramsal ve sesçil olarak yüksek düzeyli bir benzerlik bulunduğu, tescil kapsamlarının tamamen aynı olması nedeniyle, markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1 (b) m. anlamında karıştırma ihtimalinin bulunduğu, yine davalının başka bir başvurusu olan “…” markasının da davacının açtığı dava sonucu hükümsüz kılındığı ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/17163 E- 2015/1991 K sayılı ilamı ile onandığı gerekçesi ile davalı … vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı … vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı …’den alınmasına, 18/12/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.